Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2653 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 3751 - Esas Yıl 2013





Mahkemesi :İstanbul 37. Asliye Ticaret MahkemesiTarihi :30.11.2012Numarası :2012/237-272Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmal edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:- K A R A R -Dava, A. Sosyal Hizmetler İnş. Tic. Ltd. Şti. ile M. Ö. A.(A.Mühendislik Elektrik İnşaat Taahhüt Ticaret) adî ortaklığı adına ortaklardan A. Sosyal Hizmetler İnş. Tic. Ltd. Şti. yetkilisi M.T. E.tarafından açılmıştır. Dava dilekçesinde, A. Sosyal Hizmetler İnş. Tic. Ltd. Şti. ile M. Ö. A.(Akan Mühendislik Elektrik İnşaat Taahhüt Ticaret) arasında 28.01.2011 tarihli adî ortaklık sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşmenin Bakırköy 13. Noterliği'nin 28.01.2011 tarih . sayılı işlemi ile tasdik edildiği, adî ortaklık sözleşmesinin 6. maddesi ile A. Sosyal Hizmetler İnş. Tic. Ltd. Şti.'nin pilot ortak tayin edilerek adî ortaklığı idare ve temsil yetkisinin bu şirkete verildiği, davanın sözleşmenin verdiği bu yetkiye dayanılarak açıldığı iddia edilmiştir.Davacı A. Sosyal Hizmetler İnş. Tic. Ltd. Şti. ile M. Ö. A. (A. Mühendislik Elektrik İnşaat Taahhüt Ticaret) adî ortaklığı adına M.. Ö. A.tarafından mahkemeye verilen 26.11.2012 tarihli dilekçede; Bakırköy 13. Noterliği'nin 28.01.2011 tarih 02608 sayılı işlemi ile onaylanan adî ortaklık sözleşmesinin “idare ve temsil” başlıklı 6. maddesinin, aynı tarihte düzenlenen “Adî Ortaklık Sözleşmesi Tadil Metnidir” başlıklı ek sözleşmeyle tadil edilerek adî ortaklığı idare ve temsil yetkisinin ortaklardan M. Ö.A.'a verildiği, bu nedenle davayı açan ortağın adî ortaklığı temsil yetkisinin bulunmadığı ileri sürülerek açılan davaya karşı çıkılmış ve adî ortaklığı temsil yetkisine dayanılarak davadan feragat edildiği bildirilmiştir.Mahkemece davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiş, karar, davacı adî ortaklık adına A. Sosyal Hizmetler İnş. Tic. Ltd. Şti. yetkilileri K. E. ve M. T.E. tarafından temyiz edilmiştir. Adî ortaklığın tüzel kişiliği yoktur. Bu nedenle dava ve taraf ehliyeti bulunmamaktadır. Adî ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından ve elbirliği mülkiyeti kurallarına tabi olduğundan davanın tüm ortaklar tarafından birlikte açılması gerekir (4721 sayılı MK.md.702, 818 sayılı BK.md.388, 530, 534). Ortaklar davada mecburi dava arkadaşı durumundadır. Yönetici ortağın diğer ortakların vekili sıfatıyla dava açabilmesi olağanüstü işlerden olup, bu konuda kendisine sözleşmeyle ya da ortaklar kurulu kararıyla özel yetki verilmiş olması gerekir. Aksi halde taraf teşkilinin sağlandığı kabul edilemez. Adî ortaklık adına açılan davada taraf teşkili tam değilse tamamlanması için davacıya süre verilmesi, tamamlanmadığı takdirde davanın husumet yokluğundan reddi gerekir. Somut olayda uyuşmazlık, davayı açan ortağın adî ortaklığı temsilen tek başına dava açıp açamayacağı, yetkisiz Ortak tarafından açılan davadan, davanın tarafı olmayan, davaya muvafakat da etmeyen yetkili diğer ortağın feragat edip edemeyeceği noktalarında toplanmaktadır. Davacının dayandığı Bakırköy 13. Noterliği'nden tasdikli adî ortaklık sözleşmesinin 6. maddesi ile adî ortaklığı idare ve temsil yetkisi ortaklardan A.Sosyal Hizmetler İnş. Tic. Ltd. Şti.'ye verilmişse de, bu sözleşmenin 6. maddesi 28.01.2011 tarihli “Adî Ortaklık Sözleşmesi Tadilat Metnidir” başlıklı ek sözleşmeyle değiştirilmiş, adî ortaklığı idare ve temsil yetkisi ortaklardan M. Ö. A.'a verilmiştir. Adî ortaklık sözleşmeleri herhangi bir geçerlilik şekline tabi olmadığından adî yazılı biçimde yapılan tadil sözleşmesi şekil yönünden geçerli olup, sözleşmenin taraflarını bağlar. Adî ortaklık sözleşmesinin noterde tasdik ettirilmiş olmasına rağmen, tadil sözleşmesinin noterde tasdik ettirilmemiş bulunması, tadil sözleşmesini şekil yönünden geçersiz kılmaz. Tadil sözleşmesine göre, davacı ortağın ortaklığı idare ve temsil yetkisi bulunmadığından tek başına dava açamaz. Yetkisiz ortak tarafından açılan davaya, diğer ortak tarafından muvafakat verilmediğinden, aksine karşı çıkıldığından davanın aktif husumet yokluğundan reddi gerekir. Davadan feragat, davaya son veren taraf işlemidir. Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir (6100 sayılı HMK md.307 vd.). Somut olayda, adî ortaklığı idare ve temsile yetkili ortak ya da adî ortakların tamamı tarafından usulüne uygun şekilde açılmış bir dava bulunmadığı gibi, feragat, davada taraf olarak yer almayan, davaya muvafakat da vermeyen diğer ortak M. Ö. A. tarafından yapıldığından feragat nedeniyle davaya son verilemez. Mahkemece davanın aktif husumet yokluğundan reddi yerine feragat nedeniyle reddi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 16.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.