Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı-birleşen davanın davacısı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R -Asıl dava, İİK’nın 67. maddesi uyarınca açılmış itirazın iptâli istemine ilişkindir. Davalı reddini savunmuş, birleşen davasında kabul edilmeyen malzemeler için depo kirası ve gecikmeden kaynaklanan zararlarının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen karar, davalı ve birleşen davada davacı tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında imzalanan ........2008 tarihli sözleşmeyle davacı şartnameye uygun özelliklerde kağıt teslimini yükümlenmiştir. Teknik Şartnamenin “İstek ve Özellikler” başlıklı ........ maddesinde, “Satın alınacak kağıtlar matbaada her türlü baskı işlerinde kullanılacaktır” denilmiş, yine aynı maddenin devamında, kağıtların yüzeyinde kırışıklık, leke veya yabancı malzeme olmayacağı belirtilmiştir. Sözleşmenin “denetim, muayene ve kabul işlemleri” başlıklı 35......... maddesinde ise, ikinci muayenenin taraflar için kesin olduğu, muayene sonucu hakkında ihtilâf olması halinde mahkemede tarafların bu raporu delil olarak kabul edecekleri hükmüne yer verilmiştir. Davacının teslim ettiği 1500 paket kağıtlar üzerinde yapılan muayene sonucu, fiziksel özellikleri yeterli ise de, fonksiyon test raporlarında baskı kauçuğundaki tozlanmayla beraber mürekkep dağılımının da normal olmadığı, kağıdın bir kısmında kırılma ve büzüşme meydana geldiği bu haliyle kabulü uygun bulunmadığı saptanmış, bu tutanak taraflarca imzalanmıştır. Davacı yüklenicinin itirazı üzerine yeniden yapılan incelemede yine aynı nedenlerle kağıtların uygun bulunmadığından reddi gerektiğinin rapor edilmesi üzerine davacı, eldeki davasında bu raporların yerinde olmadığını belirterek iş bedelinin ödenmesi istemiyle yapılan takibe vâki itirazın iptâline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece ikisi matbaacı, diğeri hukukçu olmak üzere üç kişilik bilirkişi heyetinden rapor alınmış, raporda toz miktarının kağıdın iadesini gerektirecek miktarda olmadığı, diğer hususlarda teknik detaylı incelemenin laboratuvarlarda yapılması gerektiği, kaldı ki alım satım sözleşmesine ilişkin 818 Sayılı BK’nın 198. maddesi uyarınca usulüne uygun ayıp ihbarında bulunulmadığı belirtilmiş, ek raporda ise aynı görüş tekrarlanmıştır. .Birleşen dosyada matbaacı bilirkişiye yaptırılan incelemesinde, kağıttaki nem oranının ve yüzeyinin baskıya uygun bulunmadığı, yoğun renkli ve zeminli baskılarda istenilen sonucu vermeyeceği, ancak matbu evrak ve bunun gibi alanlarda kullanılabileceği sonucuna varılmıştır. Bu haliyle gerek idarece yapılan muayene raporları, gerekse birleşen dosyada anılan rapor ile hükme dayanak rapor arasında büyük oranda çelişkinin bulunduğu ortadadır. Az yukarıda değinilen sözleşme hükümlerince idarece düzenlenen raporların da delil niteliğinde kabul edileceği taraflarca kararlaştırıldığından, bu raporla oluşan çelişki giderilmeden hüküm kurulması doğru olmamıştır. Öte yandan taraflar arasındaki uyuşmazlık mahkemece de kabul edildiği üzere sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 818 Sayılı Borçlar Yasası’nın 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmıştır. Eserin ayıplı imâli halinde iş sahibinin hakları BK’nın 360. maddesinde gösterilmiştir. Buna göre ayıp eserin reddini gerektiriyorsa, iş sahibi kabulden imtina edebilir. Ayıp reddi gerektirmezse bedelden indirim talep edilebilir. O halde mahkemece yapılması gereken iş; yeniden seçilecek konunun uzmanı üç kişilik bilirkişi heyetine kağıtlar üzerinde inceleme yaptırılarak, şartnamesinde matbaada kullanılacağı özellikle belirtildiğinden bu husus gözetilmek suretiyle kağıtların sözleşme ve eki şartnameye uygun olup olmadığını saptamak, uygun olduğu anlaşıldığında yüklenicinin iş bedelini talepte haklı olduğunu kabul etmek, ayıplı olduğu saptanırsa BK.'nın 360. maddesi hükmünce değerlendirilerek asıl ve birleşen davada sonucuna göre uygun hüküm kurmaktan ibarettir. Eksik incelemeyle ve çelişkili bilirkişi raporuyla bağlı kalınarak verilen karar usul ve yasaya aykırı olmuş, bozulması gerekmiştir. Yine davalı idare 492 Sayılı Harçlar Yasası’nın .../j maddesince yargı harçlarından muaf olduğu halde peşin alınan harcın davacıya iadesi yerine, davalıdan tahsiline karar verilmesi de doğru olmamıştır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davalı-birleşen davada davacı idare yararına BOZULMASINA, ....04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.