Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2082 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 1393 - Esas Yıl 2009





Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı ve davalı kooperatif vekilleri ile davalı S.. A.. tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: Davada yanlar arasında imzalanan 05.07.2006 tarihli hakem sözleşmesinde hakem olarak davalı ““S.. A..’in”” seçildiği bu kişinin davalı kooperatifin vekili olarak hareket ettiği ve tarafsız kalamayacağı ileri sürülerek tahkim sözleşmesinin geçersizliğine ve davalı S.. A..’in davaya hakem olarak bakamayacağının tespitine karar verilmesi talep edilmiştir. Mahkemece davalı S..’ın hakemlikten memnu olduğunun tespitine karar verilmekle beraber sözleşmenin geçersizliği isteminin reddine karar verilmiş, karar taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davacının temyiz itirazlarına gelince; Davacı ile davalı kooperatif arasında imzalanan 05.07.2006 tarihli tahkim sözleşmesinde yanlar arasında çıkacak tüm uyuşmazlıkların hakemde çözümlenmesini ve hakem olarak davalı S.. A..’in seçilmesini kabul etmişlerdir. Sözleşme ile hakem olarak görevlendirilen kişi tek hakem olarak belirlenmiştir. Tahkim sözleşmesinde hakemin ismen gösterilmiş olması halinde ihtilâf o kişi tarafından halledilecektir. İsmen gösterilen tek hakem vefat eder, istifa eder veya hakemliği kabul etmezse tahkim sözleşmesi hükümsüz kalır. HUMK’nın 28. maddesinde iki taraftan birinin vekili sıfatıyla hareket eden kişinin davaya hakem olarak bakmaktan memnu olduğu açıklanmış olup aynı Kanunun 521. maddesi gereğince hakemlerin hakimlerin reddi sebeplerine istinaden reddedilebileceği hükme bağlanmıştır. Bu sebeple de ismen gösterilen hakemin davaya bakması imkânı kalmadığından ve ihtilâflara mahkemede bakılması gerektiğinden mahkemece tahkim sözleşmesinin geçersizliğine de karar verilmesi yerine bu istemin reddedilmesi doğru olmamış kararın bozulması uygun bulunmuştur. SONUÇ: Yukarıda (1.) bendde yazılı nedenlerle davalıların temyiz itirazlarının reddine, (2.) bent uyarınca davacının temyiz itirazlarının kabulüyle kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine, 10.04.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.