Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9235 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 2387 - Esas Yıl 2012





Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçundan sanıklar F.. K.. (Sevinç) ve İ.. K..'ın yapılan yargılamaları sonunda; atılı suçtan mahkûmiyetlerine dair Aydın 2. Sulh Ceza Mahkemesinden verilen 22.12.2010 gün ve 2009/92 Esas, 2010/1355 Karar sayılı hükümlerin süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanıklar tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelendi;Hükmedilen ceza miktarlarına göre, sanıkların duruşmalı inceleme taleplerinin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 318. maddesi gereğince REDDİYLE, incelemenin duruşmasız yapılmasına karar verilmekle gereği düşünüldü:Suçun oluşuna ve niteliğine etkisi bakımından kaçırılan çocuğun nüfus kaydı getirtilmeden hüküm kurulması, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) aracılığıyla nüfus kayıt örneği temin edildiğinden; sanıkların adli sicil kayıtlarına gösterilen mahkûmiyetlerine ilişkin ilamlar mahkemelerinden getirtilerek TCK.nın 58. maddesi uyarınca tekerrüre esas alınıp alınmayacaklarının araştırılmaması ise karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,Ancak; TCK.nın 234/1. maddesinde, çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunun “Velayet yetkisi elinden alınmış olan ana veya babanın ya da üçüncü derece dahil kan hısmı...” tarafından işlenebileceğinin belirtilmesi; TCK.nın 40/2. maddesinde de “Özgü suçlarda, ancak özel faillik niteliğini taşıyan kişi fail olabilir. Bu suçların işlenişine iştirak eden diğer kişiler ise azmettiren veya yardım eden olarak sorumlu tutulur.” hükmüne yer verilmesi karşısında; katılan R.. T.. ile boşandığı eşi Yıldız'ın müşterek çocukları olan ve velayet hakkı babaya verilen kayden 31.05.1998 doğumlu küçük Semiha'yı, kaldığı babasının evinden annesine götürmek için annesinin azmettirmesi ile anneannesi ve teyzesiyle birlikte kolundan tutup ağzını kapatarak zorla arabaya bindirip götürürlerken katılanın bisikleti ile arabanın önünü keserek durdurması üzerine çocuğu serbest bırakan ve mağdur ile TCK.nın 234/1. maddesinde belirtilen derecede bir akrabalıkları bulunmayan sanıklar İbrahim ve Fatma'nın diğer sanıklar tarafından işlenen suça yardım eden sıfatıyla sorumlu tutulmaları ve haklarında TCK.nın 39. maddesinin uygulanması gerekirken TCK.nın 37/1. maddesi kapsamında suça fail olarak iştirak ettikleri kabul edilerek hükümler kurulması, Kanuna aykırı, sanıkların temyiz itirazları temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.