MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Sanık ... hakkında; kasten yaralama, tehdit, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, sanıklar ... ve ... hakkında; kasten yaralama, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma HÜKÜM : Mahkûmiyet Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:Sanık ... hakkında tehdit suçundan kurulan hükmün incelenmesinde; Sanığın, mağdureye yönelik tehdit eyleminin kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun işlenmesini kolaylaştırmaya yönelik olmadığı, sanığın diğer sanıklarla mağdureyi cebirle alıkoyup evlerine götürdükten sonraki tehdit eyleminin ayrıca bu suçu da oluşturduğundan, tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir. Delillerle iddia ve savunma, duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, Sanıklar hakkında kasten yaralama ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde ise; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazların reddine,Ancak,Oluşa uygun kabule ve tüm dosya içeriğine göre, sanık ...'ın kızı diğer sanıkların ise kız kardeşi olan ... 'ın kaybolmasından bilgisi olduğunu düşündükleri ...'nin arkadaşı olan katılan ...'yi olaydan bilgisi olmadığını söylemesine rağmen döverek zorla araca bindirip evlerine götüren sanıkların, mağdureyi hep birlikte darp ederek ...'nin bulunduğu yeri söyletmeye çalıştıkları, alınan rapora göre basit tıbbi müdahale ile iyileşebilecek şekilde yaraladıkları, ve sanık İsfandiyar'ın mağdureyi tehdit ettiği, daha sonra sanıklar ... ile ...'ın mağdureyi tekrar araca bindirerek şehir merkezinde ...'yi aradıkları, bu sırada sanık ...'ın adli emanette kayıklı bıçağı katılana yönelterek "...'yi bulacaksın yoksa dağa kaldırırım, seni erkeklere satarım." şeklindeki sözlerle tehdit ettiği anlaşılmakla, sanıkların katılana yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma eylemleri sırasında gerçekleştirdikleri nitelikli hal almayan yaralama suçunun TCK.nın 109/2. maddesinde düzenlenen kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun cebir unsurunu oluşturduğu gözetilerek TCK.nın 109/2-3b maddeleri gereğince cezalandırılmaları yerine, eylemlerin vasıflandırılmasında hataya düşülerek yazılı şekilde hükümler kurulması, Kanuna aykırı, sanıklar ve katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.