Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 8867 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 14077 - Esas Yıl 2012
Oniki yaşından küçük kimseyi kaçırıp alıkoyma suçundan (4 kez) sanık ...'ın bozma üzerine yapılan yargılaması sonunda; atılı suçtan mahkûmiyetine dair Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 18.10.2010 gün ve 2010/274 Esas, 2010/321 Karar sayılı hükümlerin süresi içinde Yargıtayca incelenmesi katılan Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu (SHÇEK) vekili ve sanık müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelendi; Sanığın, mağdurlar ..., ... ve ...'a yönelik eylemleri nedeniyle açılan kamu davalarına SHÇEK'in katılmasına karar verilmiş ise de; 21.06.1990 doğumlu olan mağdur ..., 22.05.1991 doğumlu olan Onur ve 15.02.1992 doğumlu olan ...'un karar tarihinde 18 yaşını bitirdikleri ve koruma kararlarının da uzatılmadığı anlaşıldığından, daha önce verilen katılma kararlarının hükümsüz hale gelmesi nedeniyle hükümleri temyiz yetkisi vermeyeceğinden katılan kurum vekilinin sanık hakkında bu mağdurlara yönelik eylemler nedeniyle verilen hükümlere yönelik temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 317. maddesi uyarınca reddiyle, incelemenin katılan vekilinin sanık hakkında mağdur ...'a karşı eylemi nedeniyle kurulan hükme yönelik temyizi ve sanık müdafiin tüm hükümlere yönelik temyizleri ile sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,Ancak; Yargıtay 5. Ceza Dairesinin 20.11.2003 tarihli bozma kararından önce verilen ve sadece sanık müdafii tarafından temyiz edilen 14.11.2002 tarihli kararda sanık hakkında mağdurlar ..., ... ve ...'a yönelik kaçırıp alıkoyma eylemleri nedeniyle verilen 4 yıl 2'şer ay hapis cezalarının aleyhe temyiz bulunmaması nedeniyle 1412 sayılı CMUK.nın 326/son maddesi uyarınca sanık lehine kazanılmış hak teşkil ettiği gözetilmeden bu mağdurlara yönelik eylemleri nedeniyle 4 yıl 10 ay 10'ar gün hapis cezalarına hükmolunması,Davayı vekil ile takip eden katılan lehine hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. maddesi uyarınca tarifenin ikinci kısım ikinci bölümünde yer alan maktu vekâlet ücretine hükmolunması gerektiğinin gözetilmemesi,Kanuna aykırı, katılan vekili ve sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden duruşma yapılmaksızın 1412 sayılı CMUK.nın 322. maddesinin verdiği yetki uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, “sanık hakkında TCK.nın 71. maddesi gereğince aynı neviden verilen hürriyeti hürriyeti bağlayıcı cezalar toplanarak sanığın neticeten 16 yıl 33 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına” ilişkin bölüm hükümlerden çıkartılarak, yerine “20.11.2003 tarihli bozma kararından önce verilen ve sadece sanık müdafii tarafından temyiz edilen 14.11.2002 tarihli kararda sanık hakkında mağdurlar ..., ... ve ...'a yönelik kaçırıp alıkoyma eylemleri nedeniyle verilen cezalar sanık lehine kazanılmış hak teşkil ettiğinden 1412 sayılı CMUK.nın 326/son maddesi uyarınca sanık hakkında mağdurlar ..., ... ve ...'a yönelik eylemleri nedeniyle verilen cezaların 4 yıl 2'şer ay hapis cezasına indirilmesine”, “Sanık hakkında hükmolunan aynı neviden hürriyeti hürriyeti bağlayıcı cezalar 765 sayılı TCK.nın 71. maddesi uyarınca toplanarak NETİCETEN 16 YIL 8 AY HAPİS CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA,” ve “Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. maddesi uyarınca tarifenin ikinci kısım ikinci bölümünde yer alan 2.000 TL maktu vekâlet ücretinin sanıktan alınarak katılan kuruma verilmesine” ibareleri karara eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 10.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.