MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Nitelikli yağma, banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması, iftiraHÜKÜM : Hırsızlık, banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması, özel belgede sahtecilik suçlarından mahkûmiyetİlk derece mahkemesince bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi.Katılanlar vekilinin Dairemizin 05.05.2015 gün ve 2013/8047 Esas, 2015/6134 Karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleşen kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve basit cinsel saldırı suçlarından verilen beraat hükümlerini yeniden temyiz ettiği anlaşılmış ise de, kesinleşen onama kararlarına karşı yeniden temyiz olanağının bulunmaması karşısında incelemenin hırsızlık, banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması, özel belgede sahtecilik suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümleri ile sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:Sanık hakkında hırsızlık, banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;Hükümlerden sonra 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi ile ilgili olarak 24.11.2015 tarihli, 29542 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamıyla verilen iptal kararının infaz aşamasında nazara alınması mümkün görülmüştür. Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatları yapılmış bulunduğundan, sanık ve müdafii ile katılanlar vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,Sanık hakkında özel belgede sahtecilik suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;Sanığın, mağdureden hırsızladığı cep telefonunu ikinci el piyasada satabilmeyi kolaylaştırmak için, abisi ... adına kayıtlı nüfus cüzdanı fotokopisini telefon alım-satımıyla uğraşan ...'e vermek suretiyle telefonu satması eyleminde onaysız fotokopiden ibaret olan belgenin hukuki sonuç doğurmaması nedeniyle olayda sahtecilik suçunun kanuni unsurları itibariyle oluşmadığı gözetilmeden, beraati yerine yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesi, Kanuna aykırı, sanık ile müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.