MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Nitelikli cinsel saldırı, nitelikli yağma, kasten yaralama, kişiyi hürriyetinden yoksun kılmaHÜKÜM : Nitelikli yağma suçundan beraat, diğer atılı suçlardan mahkûmiyet İlk derece mahkemesince verilip kısmen re’sen de temyize tabi hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi. 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun 20/2. maddesi uyarınca adı geçen bakanlığın her aşamada kamu davalarına katılma ve hükümleri temyiz etme hakkının bulunduğu, bakanlık vekili tarafından sunulan katılma ve temyiz istemli dilekçede de açıkça katılma iradesinin ortaya konulduğu anlaşılmakla, 6284 sayılı Kanunun 20/2.maddesi de gözetilerek 5271 sayılı CMK'nın 237/2. maddesi gereğince... Bakanlığının katılan ve Avukat ......’nın ise katılan bakanlık vekili sıfatıyla davaya katılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede gereği düşünüldü: Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, kasten yaralama suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatları yapılmış bulunduğundan, sanık ve müdafii, katılan bakanlık vekili ile katılan mağdure vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, Sanık hakkında nitelikli yağma suçundan verilen beraat kararı ile nitelikli cinsel saldırı suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün temyiz incelemesine gelince;Mağdurenin aşamalardaki samimi görülen anlatımları ve tüm dosya kapsamına göre; sanık ...’nin dosyası tefrik edilen diğer sanık...yle birlikte zorla eve götürdükleri mağdurenin cep telefonunu, boynundaki bir adet altın kolyeyi ve çantasında bulunan cüzdan içindeki para ile kırık altın kolye ucunu zorla aldıkları anlaşıldığından, nitelikli yağma suçundan mahkûmiyeti yerine oluşa uygun düşmeyen yazılı gerekçeyle beraatine karar verilmesi, Sanık hakkında nitelikli cinsel saldırı suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne gelince, yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,Ancak;Sanığın bizzat işlediği eylemden ayrı olarak dosyası tefrik edilen diğer sanık Şükrü'nün eylemine de katılmasından dolayı, hakkında bu suçun nitelikli hali olan TCK'nın 102/3-d. maddesi ile birlikte aynı Kanunun 43/1. maddesinin de uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,Kanuna aykırı, sanık ve müdafii, O Yer Cumhuriyet Savcısı, katılan bakanlık vekili ile katılan mağdure vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, kısmen re’sen de temyize tabi hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 22.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.