MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Çocuğun basit cinsel istismarı (iki kez), yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (suça sürüklenen çocuk), çocuğun basit cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, şantaj (sanık)HÜKÜM : Suça sürüklenen çocuk hakkında zincirleme şekilde çocuğun basit cinsel istismarı, yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından ve sanık hakkında atılı suçlardan mahkûmiyetİlk derece mahkemesince verilip kısmen re'sen de temyize tabi hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi.Kayden 07.06.2002 doğumlu olup suç ve karar tarihlerinde onbeş yaşını tamamlamayan mağdurenin, kanuni temsilcisi sıfatıyla dinlenen annesi ...'in dosyaya sunduğu 10.06.2015 havale tarihli dilekçe ile şikayetinden vazgeçtiğini açıkça bildirmesi karşısında, davaya katılma ve hükmü temyize hakkı bulunmayan mağdure vekilinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi uyarınca REDDİYLE, incelemenin sanık ile suça sürüklenen çocuk müdafileri ve O Yer Cumhuriyet Savcısının suça sürüklenen çocuk hakkında çocuğun basit cinsel istismarı, yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçları ile sanık hakkında çocuğun basit cinsel istismarı, şantaj ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan hükümlere ilişkin temyizleriyle sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, çocuğun basit cinsel istismarı suçlarından ve suça sürüklenen çocuk hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, yağma suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;Hükümlerden sonra 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi ile ilgili olarak 24.11.2015 tarihli, 29542 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamıyla verilen iptal kararının sanık hakkında kurulan mahkûmiyet hükümleri yönünden infaz aşamasında nazara alınması mümkün görülmüştür.Suça sürüklenen çocuk hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan hüküm kurulurken 5237 sayılı TCK'nın 109/2. maddesi uyarınca teşdiden belirlenen 3 yıl hapis cezası üzerinden aynı Kanunun 109/3. a, b, f. maddesi uyarınca bir kat arttırım yapılırken cezanın 6 yıl yerine, 4 yıl 6 ay olarak belirlenmesi ve bundan sonraki arttırım ile indirimlerin bu miktar üzerinden yapılması suretiyle sonuç hapis cezasının 6 yıl 3 ay yerine 4 yıl 8 ay 6 gün olarak eksik tayini karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiillerin eleştiri dışında unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatları yapılmış bulunduğundan, O Yer Cumhuriyet Savcısı ile sanık ve suça sürüklenen çocuk müdafilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle kısmen re'sen de temyize tabi hükümlerin ONANMASINA,Suça sürüklenen çocuk hakkında zincirleme şekilde çocuğun basit cinsel istismarı suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,Ancak;Suça sürüklenen çocuk hakkında TCK'nın 103/1-1. cümle, 103/3.a, 103/4, 43/1. maddeleri gereğince belirlenen 27 yıl 13 ay 15 gün hapis cezası üzerinden, aynı Kanunun 31/3. maddesi uyarınca 1/3 oranında indirim yapılarak bulunan 18 yıl 9 ay hapis cezasının, aynı maddenin son cümlesindeki düzenleme gereği 12 yıldan fazla olamayacağı ve TCK'nın 62. maddesinin de bu ceza üzerinden tatbiki gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde uygulama yapılması neticesinde fazla ceza tayini,Kanuna aykırı, suça sürüklenen çocuk müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye istinaden düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, suça sürüklenen çocuk hakkında çocuğun basit cinsel istismarı suçundan kurulan hükümde yer alan "...suça sürüklenen çocuğun 15-18 yaş grubunda olduğu bu nedenle suça sürüklenen çocuğa en fazla 12 yıl hapis cezası verilebileceği gözetilerek TCK'nın 31/3-son maddesi uyarınca neticeten 12 YIL HAPİS CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA.." ilişkin ibarenin çıkartılarak, TCK'nın 31/3. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümde yer alan "...TCK'nın 31/3. maddesi gereği takdiren 1/3 nispetinde indirim yapılarak 18 yıl 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına..." ibaresinden sonra gelmek üzere "ve aynı Kanunun 31/3-son maddesi gereğince 12 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına" ibaresinin eklenmesi ve TCK'nın 62/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümde yer alan "...15 yıl 7 ay 15 gün hapis.." ibaresinin çıkartılarak yerine ''...10 yıl...'' ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,Sanık hakkında şantaj suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;Sanığın mağdureye yönelik basit cinsel istismar eylemini "mağdurenin çıplak görüntülerinin bulunduğu flash belleği sosyal medyada ve mağdurenin okulunda yayacağı, söz konusu belleği mağdureye teslim etmeyeceği" tehdidi ile gerçekleştirdiğinin sabit olması karşısında, anılan eylemin TCK'nın 103/4. maddesi kapsamında kalıp ayrıca şantaj suçunu oluşturmayacağı gözetilmeden bu suçtan da cezalandırılmasına karar verilmesi,Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 31.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.