MAHKEMESİ : Ağır Ceza MahkemesiSuç : Irza geçme, reşit mağdureyi zorla kaçırıp alıkoymaİlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:Sanıklar haklarında ırza geçme suçundan kurulan beraat hükümlerinin incelenmesinde;Delilleri takdir ve gerekçesi gösterilmek suretiyle verilen beraat hükümleri usul ve kanuna uygun olduğundan, O Yer Cumhuriyet Savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,Sanıklar ... ve ... haklarında hürriyeti tahdit suçundan açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmalarına dair kurulan hükümlerin incelenmesinde;Dosya içeriğine göre, sanıklar ... ve ...'in mağdureyi parktan silah zoruyla araca bindirerek Saim'in evine götürmelerinin ardından evde kendilerini bekleyen sanık ... ile beraber yaklaşık 5 gün süreyle mağdureyi zorla alıkoydukları anlaşıldığından sanıklar ... ve ...'ın sabit olan eylemlerinin 765 sayılı TCK'nın 179/2 ve 179/3. maddelerinde düzenlenen hürriyeti tahdit suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde eylemlerin aynı Kanunun 179/1. maddesi kapsamında kabul edilerek zamanaşımı nedeniyle kamu davalarının ortadan kaldırılmasına karar verildiği görülmekle birlikte sanık ...'in mahkeme sorgusunun yapıldığı 21.09.2004 ve sanık...'ın sorgusunun yapıldığı 30.05.2005 tarihinden inceleme tarihine kadar 765 sayılı TCK'nın 102/3. maddesinde düzenlenen 10 yıllık asli zamanaşımı süresinin geçtiği anlaşıldığından sanıklar haklarında kurulan hükümlerin değişik gerekçeyle ONANMASINA,Sanık ... hakkında hürriyeti tahdit suçundan açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına dair kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;Mağdurenin aşamalardaki samimi anlatımları, savunma ile tüm dosya içeriği nazara alındığında, sanık ...'in olay günü diğer sanık ... ile beraber mağdureyi parktan silah zoruyla araca bindirerek evine götürdükten sonra yaklaşık 5 gün süreyle mağdureyi zorla alıkoyduğu anlaşıldığından sanığın eylemine uyup suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK'nın 179/2-3. maddeleri ile sonradan yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK'nın 109/2, 109/3-a-b maddelerinin 5252 sayılı Kanunun 9/3. maddesine göre yapılacak karşılaştırması neticesinde belirlenecek lehe kanun hükümlerine göre mahkumiyetine karar verilmesi gerekirken suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.