MAHKEMESİ : Ağır Ceza MahkemesiSuç : Çocuğun nitelikli cinsel istismarıİlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 24.12.2013 gün ve 2013/583-625, 2013/745-626 sayılı kararlarında da açıklandığı üzere, sanık ve mağdure son celsede mağdurenin onbeş yaşından küçük olduğunun sanık tarafından bilinmediği hususunda savunma ve iddiada bulunmuşlar ise de, suç tarihinde ondört yaş 1 aylık olan mağdure ile sanığın olayın öncesinde 3,5 yıl arkadaşlık yaptıklarının, sanığın Cumhuriyet Savcısı, sorgu ve mahkemedeki ilk savunmalarında mağdurenin onbeş yaşından büyük veya küçük olduğuna ilişkin bir savunmada bulunmadığının, sanık ile mağdurenin olay ortaya çıkmadan önce kaçtıkları ve ailelerin araya girerek mağdurenin yaşınında küçük olması nedeniyle ailesine teslim edildiğinin ve evlendirmek için sanık ve mağdurenin yaşlarının büyümesinin beklendiğinin, mağdurenin hamile olduğunun anlaşılması üzerine de mağdurenin çocuğunun mağdurenin annesi tarafından doğrulmuş gibi doğum raporu hazırlanarak nüfusa kaydedildiğinin anlaşılması karşısında, sanığın, mağdurenin yaşı konusunda hataya düştüğü yönündeki savunmasının hayatın olağan akışına uygun düşmediği ve çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan cezalandırılması gerektiği gözetilmeden yazılı gerekçelerle ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi,Kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.