Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6719 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 5915 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSuç : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı (iki kez), Müstehcenlik (iki kez), şantaj, cinsel taciz, özel hayatın gizliliğini ihlal HÜKÜM : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı (iki kez), cinsel taciz, müstehcenlik (bir kez) suçlarından beraat; şantaj, özel hayatın gizliliğini ihlal, müstehcenlik (bir kez) suçlarından mahkûmiyetİlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi.5271 sayılı CMK'nın 260/1. maddesine göre, katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için kanun yolunun açık olduğu, suçtan zarar gören mağdurların duruşmada sanıktan şikayeti içeren beyanlarda bulunup, vekillerinin de ayrıca kamu davasına katılma talebinde bulundukları ve mahkemece verilen hükümleri temyiz ederek açıkça katılma iradesini ortaya koyduğu, mağdurların katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gördüğü konusunda araştırma yapmayı gerektirecek bir tereddüt bulunmadığı görülmekle, CMK'nın 237/2. maddesi uyarınca suçtan zarar gören mağdurlar ... ve ...'in katılan, Av. ...' ün katılan ..., Av. ...'ın ise katılan ... vekili olarak kabul edilmesine karar verildikten sonra yapılan incelemede gereği düşünüldü:Sanık hakkında mağdure ...'e yönelik eylemleri nedeniyle beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı, cinsel taciz, müstehcenlik suçlarından ve mağdur ...'a yönelik beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı suçundan kurulan beraat hükümleri ile müşteki Sevil'e yönelik şantaj ve özel hayatın gizliliğini ihlal suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;Hükümlerden sonra 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihli, 29542 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamıyla verilen iptal kararının mahkûmiyet hükümleri infaz aşamasında nazara alınması mümkün görülmüştür.Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, beraatleri ve sübutu kabul olunan fiillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatları yapılmış bulunduğundan, sanık müdafii ile katılan mağdurlar vekillerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı, cinsel taciz, müstehcenlik suçlarından verilen beraat kararları ile şantaj ve özel hayatın gizliliğini ihlal suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümlerinin ONANMASINA,Sanık hakkında mağdur ...'a yönelik müstehcenlik suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün temyiz incelemesine gelince;Sanığın... Ağır Ceza Mahkemesinin 22.04.1993 gün ve 1993/92 Esas, 1993/93 sayılı kararı ile verilip 22.06.2011 tarihinde yerine getirilen 17 yıl 2 ay 20 gün hapis cezası ile hükümlülüğüne ilişkin ilam nedeniyle hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,Hükümden sonra Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü, 29542 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamı ile 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi yönünden kısmi iptal kararı verildiğinden, anılan husus nazara alınarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,Kanuna aykırı, sanık müdafii ile katılan mağdur ... vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu hususların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetki uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün B bendinin sekizinci fıkrasından sonra gelmek üzere "Sanığın adli sicil kaydındaki ... Ağır Ceza Mahkemesinin 22.04.1993 gün ve 1993/92 Esas, 1993/93 sayılı kararı ile verilip 22.06.2011 tarihinde yerine getirilen 17 yıl 2 ay 20 gün hapis cezası nedeniyle mükerrir olduğu anlaşıldığından 5237 sayılı TCK'nın 58/6-7 maddesi gereğince cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra DENETİMLİ SERBESTLİK TEDBİRİ UYGULANMASINA" ibaresinin eklenmesi ve hükümde yer alan TCK'nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün çıkartılarak yerine “Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı da nazara alınmak kaydıyla sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkralarının uygulanmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 29.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.