Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6103 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 11509 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSuç : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde basit cinsel saldırıHÜKÜM : Mahkûmiyetİlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Adli Tıp Kurumunun istikrar kazanmış uygulamasına göre, TCK'nın 102/5. maddesi kapsamında beden veya ruh sağlığının bozulup bozulmadığına ilişkin kesin rapor düzenlenebilmesi için yetişkinlerde olay tarihinden itibaren en az bir yıllık sürenin geçmesi koşulunun arandığı, buna karşılık suç tarihi olan 23.08.2012'den itibaren bir yıl geçmeden ... Adli Tıp Anabilim Dalı Adli Tıp Bilirkişi Kurulundan 19.12.2012 tarihli raporun alındığı, yine söz konusu raporda inceleme konusunun uzmanı psikiyatrist bulundurulmaması nedeniyle Adli Tıp Kanununun 7 ve 23. maddelerine uygun teşekkül etmeyen ihtisas kurulunca verilen rapora dayanılarak sanık hakkında TCK'nın 102/5. maddesinin uygulanmasına karar verilmesi,Hükümden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 58, 59, 60 ve 61. maddeleri ile 5237 sayılı Kanunun 102, 103, 104 ve 105. maddelerinde yer alan cinsel dokunulmazlığa karşı suçların yeniden düzenlenmesi karşısında; 5237 sayılı TCK'nın 7/2. madde-fıkrasındaki "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur" hükmü gözetilerek, lehe olan hükmün, önceki ve sonraki kanunların bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi ve her iki kanunla ilgili uygulamanın, denetime imkân verecek şekilde kararda gösterilmesi suretiyle yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.