Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 540 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 7410 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı (iki kez)HÜKÜM : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan mahkumiyet (iki kez) İlk derece mahkemesince bozma üzerine verilip re'sen de temyize tabi hükümler temyiz edilmekle, 02.12.2016 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve TCK'nın 103. maddesinde değişiklik yapan 6763 sayılı Kanunla getirilen düzenlemeler de gözetilip dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık hakkında mağdure ....'ye yönelik beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,Ancak;Sanık hakkında hüküm kurulduğu sırada cezasından TCK'nın 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapıldığı belirtildiği halde sonuç cezanın kararda gösterilmemesi, 24.11.2015 günlü, 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamı ile 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi yönünden kısmi iptal kararı verildiğinden, anılan husus nazara alınarak yeniden değerlendirme yapılması gerektiği g??zetilmeden yazılı şekilde uygulama yapılması,Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu hususların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetki uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasında TCK'nın 62/1. maddesinin uygulanması ile ilgili paragrafta "...1/6 oranında indirilmesine" ibaresinden sonra gelmek üzere "ve 20 yıl 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına" ibaresinin eklenmesi ve hükümde yer alan TCK'nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün çıkartılarak yerine “Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı da nazara alınmak kaydıyla sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkralarının uygulanmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan re'sen de temyize tabi hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,Sanık hakkında mağdure Kader'e yönelik beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,Ancak;Kayden 25.01.1997 doğumlu olan mağdure ....'in 13.06.2013 tarihli emniyet ve 14.06.2013 tarihli Cumhuriyet Savcılığı ifadelerinde ilk eylemin geçen yıl yaz aylarında işlendiğini belirtmesi karşısında, mağdurenin suç tarihlerinde onbeş yaşından büyük olduğu ve TCK'nın 103/1-b maddesi kapsamında sadece cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak gerçekleştirilen cinsel davranışların suç oluşturduğu nazara alındığında, sanığın cezasında TCK'nın 103/4. maddesi uyarınca arttırım yapılmasının mümkün bulunmadığı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması neticesinde fazla ceza tayini, 24.11.2015 günlü, 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamı ile 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi yönünden kısmi iptal kararı verildiğinden, anılan husus nazara alınarak yeniden değerlendirme yapılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde uygulama yapılması,Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, re'sen de temyize tâbi hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.