Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13092 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 4038 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılmaHÜKÜM : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istisamarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkûmiyetMahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;Mahkemece, oluşa uygun şekilde sanığın eyleminin hile kullanmak suretiyle kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu oluşturduğu kabul edilmesine rağmen, önce TCK.nın 109/1 daha sonra 109/2. maddeleri tatbik olunmak suretiyle kademeli uygulama yapılması ceza miktarı itibarıyla sonuca etkili olmadığından, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu zincirleme şekilde gerçekleştiren sanık hakkında tayin olunan cezanın, TCK.nın 43. maddesi ile arttırılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde uygulama yapılması aleyhe temyiz olmadığından, sanık müdafiin son celsede sanık hakkında lehe kanun hükümlerinin uygulanmasını talep etmiş olması nazara alınarak TCK.nın 51. maddesi uyarınca sanık hakkında verilen cezanın ertelenmesine karar verilip verilmeyeceğinin tartışılmaması ise, mahkemece zincirleme suç hükümlerinin uygulanması halinde hükmolunacak sonuç cezanın 3 yılın üzerinde kalacağı ve erteleme hükümlerinin uygulanamayacağı bu itibarla, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 04.03.2008 gün ve 2008/6-47, 2008/43 sayılı Kararında da vurgulandığı gibi yanılgılı uygulama nedeniyle bir kez daha atıfet sağlanamayacağı anlaşıldığından, bu hususlar bozma sebebi yapılmamıştır. Delillerle iddia ve savunma, duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiilin eleştiri dışında unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, sanık müdafiin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,Sanık hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,Ancak;TCK.nın 103/6. maddesindeki suçun neticesi sebebiyle ağırlaşmış halinin teselsül edemeyeceği dikkate alınarak 103/1. maddeye göre belirlenen cezanın 43. maddeyle artırılması suretiyle elde edilen miktarın, 103/6. madde ile tayin edilen cezaya eklenmesi ve bu sıra dahilinde netice cezanın tayini gerekirken aynı Kanunun 61/5. maddesindeki sıralamaya aykırı olarak 43. maddenin 103/6. maddeden önce uygulanması,Hükümden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 58, 59, 60 ve 61. maddeleri ile 5237 sayılı Kanunun 102, 103, 104 ve 105. maddelerinde yeralan cinsel dokunulmazlığa karşı suçların yeniden düzenlenmesi karşısında; 5237 sayılı TCK.nın 7/2. madde-fıkrasındaki "suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur" hükmü gözetilerek, lehe olan hükmün, önceki ve sonraki kanunların bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi ve her iki kanunla ilgili uygulamanın, denetime imkân verecek şekilde kararda gösterilmesi suretiyle yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.