Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9867 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 5591 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Yalova Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 30/05/2013NUMARASI : 2013/62-2013/490Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.01.2013 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; HMK'nın 119. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına dair verilen 30.05.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:K A R A RDava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.Davacılar vekiline 17.05.2013 tarihinde tebliğ edilen meşruatlı davetiyelerde “HMK’nın 119. maddesi gereğince tapuda malik olarak gözüken tapu maliklerini davaya dahil etmeniz ve tebligata yarar açık adreslerini mahkememize bildirmeniz, aksi takdirde 1 hafta kesin süre verilmiş olup bu sürede eksiklikleri gidermediğiniz takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususu ihtar olunur” şeklinde, ayrıca “Dosyada taraf olarak gözüken ve tapuda malik olan bir kısım davalıların tapuda isim ve soyisimleri yanlış olarak yazıldığından bu kişiler hakkında tapu kaydında düzeltim davası açmanız için 2 hafta süre verildiği hususu ihtar ve tebliğ olunur” şeklinde ihtarda bulunulduğu görülmüştür. Davacılar vekilinin 03.06.2013 tarihli dilekçesinde davada taraf olarak yer almamış bulunan bir kısım maliklerin isimleri bildirilmiş ancak bu şahısların nüfus kayıtlarının tespit edilemediği, Yalova Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/627 Esas sayılı dosyasında "tapu kaydında düzeltme" davası ikame edildiği, bu davanın yargılaması sırasında tapuda malik olarak gözüken ancak nüfus kayıtlarında yer almayan bu şahısların TC kimlik numaralarına ulaşılması halinde mahkemeye bilgi verileceği belirtilmiştir.Mahkemece, verilen kesin süre içerisinde ara kararlarının yerine getirilmediği belirtilerek HMK'nın 119. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir.HMK’nın 119/2. maddesi dava dilekçesinde eksiklik bulunması durumunda uygulanacak usul kuralını düzenlemektedir. Davaların uzamasını engellemek amacıyla konulan kesin süre kuralı, kanunun amacına uygun olarak kullanılmalı, verilen sürenin işlemin yapılması için yeterli ve makul bir süre olması gerekir.Görülmekte olan davada 5 adet taşınmaz mevcut olup bir kısım parsellerde tapu malikinin kimlik bilgilerinin düzeltilmesinin gerekli olduğu anlaşılmaktadır. Ancak ihtaratta tapuda kimlik bilgilerinin düzeltilmesi gereken paydaşlar açıkça belirtilmemiştir. Ayrıca davaya dahil edilmesi gereken paydaşların isimleri de ihtarda açıkça yazılmamıştır. Bu nedenle davacılar vekiline tebliğ olunan ihtarnameler usulüne uygun değildir. Bu durumda mahkemece, tapuda malik olanların kimlik bilgileri ve adresleri ilgili kurumlardan araştırılmalı, 7201 sayılı Tebligat Kanunundaki düzenlemeler gözetilerek öncelikle davalıların MERNİS'e kayıtlı adresleri araştırılarak buradaki adreslerine tebligat yapılması sağlanmalıdır. MERNİS sisteminde adresleri bulunamadığı takdirde zabıta aracılığı ile araştırma yapılarak adres tespiti yoluna gidilmeli ve tespit edilecek adreslerine tebligat yapılmalıdır. Tüm bu araştırmalar ile de bir sonuca varılamadığı takdirde davalılara ilanen tebligat yapılmak suretiyle taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekir.Tapuda kimlik bilgilerinin düzeltilmesi gereken paydaşlar tespit edildikten sonra davacılar vekiline idari yoldan düzelttirmesi, mümkün olmadığı takdirde bu konuda dava açmak üzere yetki ve süre verilerek tapuda kimlik bilgileri düzeltildikten sonra adı geçenler sağ ise kendileri, ölmüş iseler usulüne uygun mirasçılık belgesi uyarınca belirlenecek mirasçıları davaya dahil edilerek taraf teşkilinin sağlanması, bunun mümkün olmaması halinde 3561 sayılı Kanun uyarınca kayyum tayini gerekip gerekmediği araştırılarak ilgiliye bu hususta dava açmak üzere süre verilmesi, kayyım huzuruyla davanın görülerek taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda, açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 15.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.