MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 20.12.2012 gün ve 2012/13583 Esas, 2012/14595 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A RAsıl ve birleştirilen davalar, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.Davalılar, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davanın kabulü ile, ... köyü 460 sayılı parselde davalıların murisi ... adına kayıtlı 5/240 payın tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm Dairemizce satış vaadi sözleşmesine konu taşınmazın belirlenen tarımsal niteliğinin ... İl veya İlçe Müdürlüğünden sorulup görüşü alındıktan sonra tescilin mümkün olup olmadığı belirlenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuştur.Bozma kararına karşı davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununda toprağın korunması, geliştirilmesi, tarım arazilerinin sınıflandırılması, asgari tarımsal arazi ve yeter gelirli tarımsal arazi büyüklüklerinin belirlenmesi ve bölünmelerinin önlenmesi, tarımsal arazi ve yeter gelirli tarımsal arazilerin çevre öncelikli sürdürülebilir kalkınma ilkesine uygun olarak planlı kullanımını sağlayacak usul ve esasları belirlemek amacıyla yeniden bazı düzenlemeler yapılmış; asgari tarımsal arazi büyüklüğünün mutlak tarım arazileri, marjinal tarım arazileri ve özel ürün arazilerinde 2 hektar, dikili tarım arazilerinde 0,5 hektar, örtü altı tarımı yapılan arazilerde 0,3 hektardan küçük belirlenemeyeceği, ifraz edilemeyeceği, hisselendirilemeyeceği belirtilmiştir.5578 Sayılı Kanunla değiştirilen 5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununun 8. maddesi gereğince bölünemez büyüklükteki tarım arazilerinin mirasa konu olmaları ve üzerlerinde her ne sebeple gerçekleşmiş olursa olsun birlikte mülkiyetin mevcut olması durumunda bu arazilerin ifraz edilemeyeceği, payların 3. şahıslara satılamayacağı, devredilemeyeceği hükmü mevcutken, 5403 Sayılı Kanunun 8. maddesinde 30.04.2014 tarihli ve 6537 Sayılı Kanunun 4. maddesi ile yapılan değişiklikle "Tarım arazileri Bakanlıkça belirlenen büyüklüklerin altında ifraz edilemez, hisselendirilemez, Hazine taşınmazlarının satış işlemleri hariç olmak üzere pay ve paydaş adedi artırılamaz...." şeklinde düzenleme yapıldığından artık asgari tarımsal arazi büyüklüklerinin altındaki arazilerde de mevcut payın üçüncü şahıslara satışı ve devri mümkün hale gelmiştir.Somut olayda; .... Noterliğince düzenlenen 14.5.1991 tarihli ve 21509 No'lu Düzenleme Şeklinde Gayrımenkul Satış Vaadi ve Ferağ Vekaletnamesi başlıklı sözleşme ile ..., ... Köyü, 164000m2 bağ vasıflı taşınmazdaki payını davalı ...'a satmayı vaat etmiş, bedelini aldığını ve zilyedliğini teslim ettiğini, ferağını vereceğini vaad etmiştir. Satış vaadi alacaklısı ... da ... Noterliği'nin 02.01.1997 tarihli ve 14 No'lu Düzenleme Şeklinde Gayrımenkul Satış Vaadi Sözleşmesi başlıklı sözleşme ile ...'in satmayı vaat ettiği 460 sayılı parseldeki payını ...'a satmayı vaat etmiş, bedelini nakden aldığını belirtmiştir.Mahkemece, mahallinde keşif yapılmış, taraf tanıkları dinlenmiş olup toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davalıların murisi ...’in dava konusu 460 no’lu parselde 5/240 hisse sahibi olduğu ve biçimine uygun şekilde düzenlenen 14.05.1991 günlü satış vaadi sözleşmesi ile taşınmazdaki hak ve hissesinin tamamını dava dışı ...’a satarak zilyetliğini devrettiği ve bu kişinin de yine biçimine uygun şekilde düzenlenen 02.01.1997 günlü satış vaadi sözleşmesi ile davacı ...’a satıldığı, taşınmazın halen davacı zilyetliğinde bulunduğu davanın zamanaşımına uğramadığı B.K.’nun 22 ve TMK'nın 716 maddesi uyarınca tapu iptali ve tescil davası açma koşullarının gerçekleştiği sonucuna varılmıştır.27.12.2011 günlü hükmün Dairemizce temyiz incelemesi sonucu 5403. sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunun 8. maddesi hükmü uyarınca bölünemez büyüklükteki tarım arazileri ile ilgili açıklamalar yapılarak yerel mahkeme kararı bozulmuş ise de; Yukarıda açıklandığı üzere 30.04.2014 tarihinde 5403 sayılı Kanunun 8. maddesinde sonradan değişiklik yapılmış olup yasal değişiklik nedeniyle bozma ilamı gerekçesinde yer alan araştırmaların yapılması esasa etkili görülmemiştir. Bu nedenlerle yerel mahkeme kararının yasa değişikliği gözetilerek onanması gerekir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile bozmaya ilişkin Dairemizin 20.12.2012 tarihli ve 2012/13583 Esas, 2012/14595 Karar sayılı ilamının KALDIRILMASINA, temyiz olunan mahkeme kararının açıklanan gerekçeyle ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 21.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.