MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı vekili tarafından, davalı aleyhine 24.12.2013 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 22.07.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:KA R A RDava, imar uygulamasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.Mahkemece dava kabul edilmiştir.Hükmü davalı temyiz etmiştir.Davacı vekili, müvekkilinin 819 ada 8 parsel sayılı taşınmazın 22108/283073 hissesini davalı ... Başkanlığından 55270 TL ye satın aldığını, davalının 3194 sayılı İmar Kanunun 18. maddesi kapsamında yapmış olduğu imar parselasyon işlemleri sonucu, müvekkilinin tapuda sahibi olduğu bu taşınmaz karşılığında yeni parsel ihdas edilmediğini, bu gayrimenkuldeki mülkiyet hakkının ortadan kaldırıldığını, bunun sonucunda da davalı belediyenin sebepsiz zenginleştiğini, bu taşınmazın alımında müvekkili tarafından ödenen her türlü tapu harç giderleri ve vergileri ile taşınmazlar için bugüne kadar ödenen tüm emlak vergilerinin ve bu taşınmazlar üzerinde yapılan her türlü masrafların ödeme tarihinden dava tarihine kadar ulaşacak alım gücünün hesaplanarak, bu bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsilini, talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davacının şu anda tapu kayıtlarının halen geçerliliğini koruduğunu bu sebeplerle davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.Mahkemece, davanın kabulüne, 92.543,06 TL‘nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya ödenmesine karar verilmiştir.İmar uygulamasının iptaliyle sicil kayıtları yolsuz tescil haline gelen ilgili kadastral parsellere dönüş istenebilir.Somut olaya gelince; Davacının temellük ettiği pay ile ilgili olarak davalı Belediyenin haklarına halef olacağı tartışmasızdır. 8 parsel sayılı taşınmazın imar uygulanmasıyla oluştuğu ve bu parselde davalı belediyenin 22108/283073 payının davacıya satış suretiyle temlik ettiği ve halen davacının anılan payın kayden maliki olduğu dosya kapsamıyla sabittir, öte yandan 8 sayılı imar parselinin dayanağı olan şuyulandırma işlemini 2008/1112 Esas 2009/1470 Karar sayılı Balıkesir İdare Mahkemesi kararıyla iptal edildiği ve kararın kesinleştiği görülmektedir.Mahkemece 8 sayılı imar parselinin, imar öncesi hangi alan üzerinde (kadastral parsel, park, yol v.s.) oluşturulduğu araştırılmadığı gibi henüz kadastral parsellerin ihyasının da sağlanmadığı açıktır. Öyleyse davacının halen kayden malik olduğu gözetildiğinde dava tarihi itibariyle oluşmuş mevcut bir zararından söz edilemez. Hal böyle olunca davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.