MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 30.10.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil ikinci kademede tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 16.12.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili ve davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:KA R A RDava harici satın almaya dayalı tapu iptal ve tescil ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir.Mahkemece tapu iptali tescil talebi reddedilerek, davalılardan Ahmet açısından davanın reddine, Yalçın'dan tazminat alınmasına hükmedilmiştir.Hükmü davacılar vekili ve davalılar vekili temyiz etmiştir.Davacı vekili, davalıların 88 parseldeki hisselerinin tamamını davacıya 07/03/2006 tarihli sözleşme ile 15.520 TL karşılığında sattıklarını ve aynı gün ... Noterliği'nin 09104 yevmiye numaralı vekaletnamesi ile intikal ve satış yetkisi verdiklerini, ancak aradan uzun zaman geçmesine rağmen tapuda işlem yapmaya yaklaşmadıklarını ve vekaletnameyi de iptal ettirdiklerini, davacıya satılan 2376 m2'lik yerin iptal edilerek davacı adına tapuya tesciline, tapu iptali ve tescil mümkün olmadığı takdirde satışı vaad olunan yerin dava tarihi itibari ile bedelinin tespiti ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 16.000 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.Davalılar vekili yapıldığı beyan edilen sözleşmenin geçerli olmadığını, müvekkillerinin böyle bir sözleşmeye imza atmadıklarını, davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır. Yargılama aşamasında davalı ... vefat ettiğinden, davalılar vekili ... mirasçılarından vekaletname alarak duruşmaya katılmış ve yargılamaya devam edilmiştir.Mahkemece davacı tarafın tapu iptali ve tescil talebinin reddine, davalı ... aleyhine açılan tazminat davasının reddine, davalı ... yönünden ise tazminat davasının kısmen kabulü ile satış senedinde belirtilen 7.760 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ...'dan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.Somut uyuşmazlıkta, davacı harici satım ilişkisinin ispatına dayanak olarak sunduğu 07.03.2006 tarihli belgedeki imzanın davalıların eli ürünü olduğunu iddia etmiş, davalılar ise savunmalarında belge altındaki imzanın kendilerine ait olmadığını bildirmişlerdir.Mahkemece belgedeki imzanın davalının eli ürünü olup olmadığı hususunda yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda, 01.08.2014 tarihli grafoloji uzmanı bilirkişi tarafından düzenlenen raporda inceleme konusu satış senedinde ...'a atfen atılmış imzanın ...'un eli ürünü olduğu, ...'a atfen atılmış olan imzanın ...'un el ürünü olmadığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir. Tarafların itirazı üzerine alınan 20.11.2014 tarihli farklı grafoloji ve sahtecilik uzmanı bilirkişi tarafından düzenlenen raporda 07/03/2006 tarihli belge aslındaki ... ismi altındaki imzanın ...'un eli mahsulü olmayan takliden atılmış imza olduğu kanaati bildirilmiştir.Davacı tarafça bilirkişi raporuna itiraz edilmesine ve Adli Tıp Kurumundan rapor alınmasının talep edilmesine rağmen mahkemece davacı tarafın itirazları değerlendirilmeksizin grafoloji ve sahtecilik uzmanı bilirkişilerden alınan rapora itibar edilerek hüküm kurulduğu görülmüştür.Grafoloji ve sahtecilik uzmanı bilirkişi imza incelemesi yönünden tek yetkili bilirkişi olmadığı gibi verdiği raporun da mahkemeyi kesin olarak bağlayacağı düşünülemez.Hal böyle olunca; belgedeki kullanılan imzanın sahte olduğu iddiasının başka bir ifadeyle imzanın davalıların eli ürünü olup olmadığı hususunun 2659 sayılı Adli Tıp Kurumu Kanununun 21. maddesi uyarınca imza incelemesi yönünden en yetkili ... Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinden rapor alınmak suretiyle saptanması gerekir.Ayrıca davalı ... yönünden ise tazminat davasının kısmen kabulü ile satış senedinde belirtilen 7.760 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ...'dan alınarak davacıya verilmesine karar verilmişsede de, 19.01.2012 tarihli 0280 yevmiye numaralı davacı tarafından keşide edilen ihtarnamade, davalılara dava konusu taşınmazdaki hisselerini 5 iş günü içinde devretmeleri ihtar olunduğundan faizin başlangıcı ihtarnamenin tebliğinden itibaren 5 iş gününden sonra olmalıdır.Eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekili ve davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.