MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiDavacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 18.05.2010 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 24.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A RDava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.Davacı vekili 179, 654, 17, 522, 536, 795, 921, 923, 935, 937 ve 1002 parsel sayılı taşınmazlarda ortaklığın giderilmesini talep etmiştir.Mahkemece, 179 ve 654 nolu parsellere ilişkin davanın tefrik edilerek ayrı esasa kaydedilmesine, davanın diğer parseller yönünden kabulüne, 17, 522, 536, 795, 921, 923, 935, 937 ve 1002 nolu parseller üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.Hükmü, davalı ... temyiz etmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK'nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.Somut olaya gelince; .... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/812 Esas sayılı dava, mülkiyet hakkına ilişkin olduğundan bu davanın bekletici mesele yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Taşınmazın paydaşlarından ...'ın mirasçısı ... davada yer almamıştır. Ayrıca, dava konusu taşınmazlarda paydaş olan ...'in ... dışındaki mirasçıları mirası reddettiğinden paydaş ...'in mirasçılarının mirasın reddini içeren ve yeni mirasçılarını gösteren veraset ilamı alınması için davacıya süre verilmelidir.Bu durumda, adı geçen kişilerin sağ ise kendilerinin, ölenlerin ise mirasçılık belgesi ile belirlenecek mirasçılarının davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar vermek gerekirken bu husus gözardı edilerek, taraf teşkili sağlanmadan, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 15.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.