Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 9292 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 1640 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : Gebze 1. Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 17/05/2012NUMARASI : 2012/46-2012/645Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 11.01.2012 gününde verilen dilekçe ile yargılamanın yenilenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17.05.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:K A R A RDava, satış suretiyle ortaklığın giderilmesine dair verilen hükmün yargılamanın iadesi yolu ile yenilenmesi istemine ilişkindir. Davacı vekili, bir kısım davalılar murisi K.Y. mahkemenin 1996/106 Esas sayılı dosyasında müşterek malik bulundukları 2759 ada 5 parsel sayılı taşınmazdaki ortaklığın giderilmesini istediğini, mahkemece ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, müvekkilinin dava konusu taşınmazdaki hissesinin satılmış olduğunu ve tapuda tescil edildiğini sonradan öğrendiğini, ortaklığın giderilmesi davasında müvekkilinin isminin ve baba adının yanlış gösterildiğini, hiçbir zaman ikamet etmediği adreste, sahtecilik yapılarak tebligat yapılmış gibi gösterildiğini, müvekkiline usulüne uygun tebligat yapılmaksızın yargılama sürdürülerek karara bağlandığını belirterek yargılamanın yenilenmesini istemiştir.Bir kısım davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, yargılamanın iadesi talebinin kabulüne, 1996/606-1114 sayılı ilamın iptaline, dava konusu taşınmaz intikal gördüğünden ortaklığın giderilmesi ile ilgili yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hükmün bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 12.10.2009 tarihli 2009/9847 Esas, 2009/8168 Karar sayılı ilamı ile özetle “...Yargılamanın iadesine ilişkin istemin kabulüne karar verilmesinde bir usulsüzlük bulunmamaktadır. …Yargılamanın iadesine konu Gebze Sulh Hukuk Mahkemesinin 1996/606-1114 sayılı ilamının iptaline karar verildiği halde yerine bir hüküm oluşturulması gerekirken bu husus göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir” gerekçesi ile bozulmuştur.Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulü ile mahkemelerinin 1996/606 E 1996/1114 K sayılı ilamının iptaline, dava konusu taşınmaz satış ve intikal gördüğünden ortaklığın giderilmesi talebinin reddine karar verilmiş, hükmün bir kısım davalılarca temyizi üzerine Yargıtay 6.Hukuk Dairesinin 06.12.2011 günlü 2011/9696-13827 sayılı ilamı ile özetle “...HMUK’un 450. maddesi hükmü gereği yeniden yargılama yapılarak, asıl dava hakkında verilmiş olan kararın onanması veya kısmen ya da tamamen değiştirilerek bir karar verilmesi gerekirken, bozma ilamına uyulmakla birlikte gereği yerine getirilmeden taşınmazın intikal görmesi gerekçesi ile paydaşlığın giderilmesi isteminin reddine karar verilmesi doğru değildir” gerekçesiyle bozulmuştur.Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; yargılamanın yenilenmesi isteminin kabulüne, mahkemenin 1996/606-1114 sayılı ilamının iptaline, ortaklığın giderilmesi talebinin kabulüne, dava konusu taşınmazın ortaklığının satış suretiyle giderilmesine, satış işlemlerinde iptaline karar verilen ilama konu dava açıldığında mevcut olan tapu kaydının dikkate alınmasına karar verilmiştir.Hükmü, bir kısım davalılar vekili temyiz etmiştir Somut olayda; 6100 sayılı HMK'nın 380. maddesi (HUMK'nın 450. maddesi) gereğince yargılamanın iadesi sebebi sabit görülürse yeniden yargılama yapılarak ortaya çıkacak duruma göre verilmiş olan kararın onanması veya kısmen ya da tamamen değiştirilmesi şeklinde bir karar verilmesi gerekir. Bu durumda mahkemece yargılamanın iadesi sebebi kabul edildiği halde ortaklığın satış suretiyle giderilmesine ilişkin kararın onanması veya kısmen ya da tamamen değiştirilmesine karar verilmesi gerekirken önceki tapu kaydı dikkate alınarak ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 10.07.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.