MAHKEMESİ : Büyükçekmece 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 10/02/2015NUMARASI : 2014/600-2015/37Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 28.03.2012 gününde verilen dilekçe ile önalım nedeniyle tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 10.02.2015 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 20.10.2015 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar vekili Av. F.. A.. geldi, başka gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen tarafın sözlü açıklaması dinlendi duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:K A R A RDavacılar, paydaşı oldukları 60 parsel sayılı taşınmazın dava dışı önceki paydaşlarının paylarını satış yoluyla davalıya devrettiklerini, satışa ilişkin bildirim yapılmadığını ileri sürerek, payın önalım nedeniyle adına tescilini istemiştir.Davalı, satış bedelinin tapuda gösterilen bedelden daha fazla olduğunu ve taşınmazda fiili taksim bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, taşınmazda fiili taksim bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir.1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve tüm dosya içeriğine göre davacılar vekilinin aşağıdaki bendin dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.2-Dava, önalım nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.6100 sayılı HMK’nun 326. maddesinde hüküm verilirken kanunda yazılı haller dışında yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği belirtilmiştir. HMK’nın 323/ğ maddesi uyarınca avukatlık ücreti de yargılama giderleri arasındadır. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 12. maddesinde de, “Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.” hükmü düzenlenmiştir.Somut olayda, dava değeri 63.158,00 TL olarak belirlenmiştir. Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davada kendini vekil ile temsil ettiren davalı yararına 7.247,38 TL vekalet ücreti takdiri gerekirken 12.912,00 TL vekalet ücreti takdiri doğru görülmemiş ise de bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’nın 438/7 maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1.) bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine; (2.) bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının beşinci bendinin ikinci satırında yer alan “12.912,00” rakamının hükümden çıkarılarak yerine “7.247,38” rakamının yazılmasına, hükmün DÜZELTİLMİŞ ve DEĞİŞTİRİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 1.100,00 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.