MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiDavacı tarafından, davalılar aleyhine 06.12.2013 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17.10.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:K A R A RDava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.Mahkemece, ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... temyiz etmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK'nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.Somut olaya gelince; dava konusu taşınmazlardan 2494 ve 3749 parsellerde paydaş olan ... davaya dahil edilerek savunma ve delillerinin toplanması ondan sonra bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Ayrıca dava konusu taşınmazların tapu kaydında ve ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2009/174 Esas, 2009/176 Karar sayılı veraset ilamında yer almayan ... hakkında hüküm kurulması da doğru görülmeyerek, açıklanan bu nedenlerle hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 10.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.