Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9210 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 3840 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiDavacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 24.11.2014 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 21.10.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:_ K A R A R _Davacılar vekili 27.09.2010 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini bildirmiştir.6100 sayılı HMK'nın 307. maddesinde feragatin, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olduğu belirtilmiştir.6100 sayılı HMK'nın "Feragat ve kabulün şekli" başlıklı 309. maddesi hükmüne göre de feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.Yukarıda belirtildiği üzere feragatin kati bir hükmün hukuki neticelerini hasıl edeceği hükme bağlanmıştır. Yine belirtmek gerekir ki feragatin geçerliliği karşı tarafın muvafakatine bağlı değildir. Etkisini onu yapanın tek yönlü irade beyanı ile doğurur. Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamaları da bu doğrultudadır. (11.04.1940 tarihli ve 70 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.05.1992 tarihli ve 1992/2-250/364 sayılı Kararı) Davadan feragat eden vekil Av. ... Kesalın davacılardan ...'ın vekaletnamesinde davadan feragat yetkilisinin olmadığı, diğer vekaletnamelerde feragat yetkisinin olduğu anlaşılmıştır.Mahkemece feragat yetkisi içeren vekaletname ilgilisinden temin edildikten sonra davacıların davadan feragati hakkında bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 07.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.