MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiDavacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 09.09.2011 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17.09.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... ile ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:KA R A RDava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.Hükmü, davalılardan ... ile ... temyiz etmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK'nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.Somut olaya gelince;Dosya içerisinde mirasçılık belgesi bulunan kayıt maliklerinden ...’ın mirasçılarının davaya dahil edilmesi, ölü tapu kayıt maliklerinden ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ...’in mirasçılık belgeleri temin edilerek tüm mirasçılarına dava dilekçesi ve duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilerek davaya dahil edilmeleri gerekmektedir.Tapu kayıt malikleri ... ile murisler ..., ... ve davada taraf olarak yer alan ..., ...’nun aynı kişi olup olmadığının belirlenmesi, aynı kişi olmaları halinde tapuda isim tashihi için süre verilmesi, aksi halde sağ iseler kendilerinin ölü iseler temin edilecek mirasçılık belgesine göre tespit edilecek mirasçılarının davada yer almasının sağlanması, taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, taraf teşkili sağlanmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.Ayrıca, yenileme çalışmaları sonucunda parsel numaraları değişen dava konusu taşınmazların güncel tapu kayıtları getirtilmeden karar verilmesi de doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 07.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.