MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı vekili tarafından, davalı aleyhine 24.09.2014 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 14.04.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:K A R A RDava, önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.Davalı, resmi satış sözleşmesinde 4.300.TL olarak gösterilmiş ise de dava konusu taşınmazdaki payı 65.000.TL'ye satın aldığını, satıcının ...na olan borcu nedeniyle hissesinin hacizli bulunduğunu, bu borcun kendisi tarafından ödendiğini ve haczin kaldırıldığını, taşınmazın fiilen taksim edildiğini belirterek öncelikle davanın reddi, aksi halde 65.000.TL satış bedeli üzerinden şufa hakkının kullandırılması savunmasında bulunmuştur.19/9/2014 tarihli ve 10271 yevmiye numaralı resmi satış senedinde; ... köyü, 111 ada, 5 parsel sayılı taşınmazda 10560/13054 oranında paylı malik ...'ya vekaleten ...'ın hissenin tamamını 4.300.TL bedelle ...'ye sattığı, satış bedelinin nakden ödendiği, işlem anında taşınmaz üzerinde bulunan tüm takyidatlar ile birlikte bu satışı aynı bedelle kabul ettiğinin yazılı bulunduğu; satış anında dava konusu taşınmazdaki hisseye ... İcra Müdürlüğünün 2009/426 sayılı dosyası üzerinden 38.101,60 TLihtiyati haciz ve .... İcra Müdürlüğünün 2012/254 sayılı dosyası üzerinden 40.581,64.TL tutarında haciz tesis edildiği anlaşılmıştır.Mahkemece, resmi satış senedinde satış bedelinin 4.300.TL olarak belirtildiği ve bu bedelin daha fazla olduğuna ilişkin savunma, sözleşmenin tarafı olan davalı tarafından ileri sürüldüğünden, akdin tarafı olan kişinin kendi muvazaasına dayanamayacağı gerekçesiyle reddedilmiş ve dava resmi satış senedindeki miktar olan 4.300.TL üzerinden kabul edilmiştir.Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.Önalım hakkı paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda bir paydaşın taşınmaz üzerindeki payını kısmen veya tamamen üçüncü bir kişiye satması halinde diğer paydaşlara bu satılan payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır. Bu hak paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve satışın yapılmasıyla kullanılabilir hale gelir.Önalım hakkının kullanılmasıyla bu hakkı kullanan paydaş ile alıcı arasında kapsam ve şartları satıcı ile davalı arasında yapılan sözleşmenin aynı olan bir satım ilişkisi kurulmuş olur. Önalım bedeli tapuda gösterilen satış bedeli ile davalı tarafından ödenen harç ve masrafların toplamından ibarettir. Dava konusu olaya gelince; davalı taraf taşınmazdaki payları, üzerinde hacizler bulunurken takyidatlı olarak satın aldığını, daha sonra bu takyidatlardan kaynaklanan borçları haricen ...na ödeyerek hacizleri kaldırdığını ileri sürdüğüne göre, dava dışı satıcı ile davalı arasındaki satışın kapsam ve şartlarının doğru olarak tespit edilmesi gerekir. Aksi halde, davalı tarafın savunmasının doğru olması ve şufa hakkının satış bedeli üzerinden kabulü durumunda, davacı taraf ödenen borç miktarı kadar sebepsiz zenginleşecektir. Dava konusu hisse satışına ilişkin resmi sözleşmeye konu payın, takyidatlı satılıp satılmadığı ve takyidatların satıştan sonra kaldırılıp kaldırılmadığı belirlenmeden, satıcı ile davalı arasında yapılan satışın kapsam ve şartları net olarak tespit edilmiş olamaz. Satışa konu taşınmaz payının satış anındaki durumu ile satıştan sonraki durumu hakkında gerekli araştırma yapılmaksızın, senetteki satış bedelinin biçimsel olarak satış bedeli kabul edilmesi doğru bulunmadığından kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.