MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı vekili tarafından, davalı aleyhine 15.06.2012 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 16.01.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:KA R A RDavacı vekili, davalının 975 parsel sayılı taşınmazdaki 235/15940 hissesini 21.06.2010 tarihinde 700,00 TL bedelle satın aldığını, müvekkiline satış işlemi yapılmasından sonra noter kanalıyla herhangi bir bildirimde bulunulmadığını, davalı adına kayıtlı payın önalım nedeniyle adına tescilini talep etmiştir. Davalı, cevap vermemiş ve herhangi bir beyanda bulunmamıştır.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.2-Dava, önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.Önalım hakkı paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda bir paydaşın taşınmaz üzerindeki payını kısmen veya tamamen üçüncü bir kişiye satması halinde diğer paydaşlara bu satılan payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır. Bu hak paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve satışın yapılmasıyla kullanılabilir hale gelir. Önalım bedeli tapuda gösterilen satış bedeli ile davalı tarafından ödenen harç ve masrafların toplamından ibarettir.Somut uyuşmazlıkta, dava konusu 975 parseldeki paylı mülkiyetin 700,00 TL bedelle davalıya nakledildiği anlaşılmaktadır. Önalım bedelineilişkin tarafların bir itirazı ya da muvazaa iddiası bulunmadığından dava değeri, tapuda gösterilen satış bedeli olan 700,00 TL ile davalı tarafından ödenen harç ve masrafların toplam değeridir. Bu nedenle mahkemece keşif kararı verilmesi doğru değildir. Dava değerinin 700,00 TL ile davalı tarafından ödenen harç ve masrafların toplamı şeklinde belirleme yapılarak satış bedelinin depo edilmesi için davacıya süre vermesi gerekirken keşif bedelinin süresinde yatırılmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) no'lu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) no'lu bentte açıklanan nedenler ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.