Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 9086 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 5213 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiDavacı vekili tarafından, davalı aleyhine 28.01.2011 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27.03.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı kayyım vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:K A R A RDava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulü ile satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmiştir.Hükmü, davalı kayyım vekili temyiz etmiştir.1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.2-Ortaklığın giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda ortaklar arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.Mahkemece, paydaşlığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi halinde satışın nasıl yapılacağının ve satış bedelinin ne şekilde dağıtılacağının hüküm sonucunda gösterilmesi gerekir. Satışına karar verilen taşınmaz; a)Paylı mülkiyet hükümlerine konu ise satış bedelinin paydaşların tapudaki payları oranında, b)Elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi olması halinde satış bedelinin mirasçılık belgesindeki paylar oranında,c)Hem paylı, hem de elbirliği mülkiyeti halinin bir arada bulunması halinde ise satış bedelinin tapudaki ve mirasçılık belgesindeki paylar nazara alınarak dağıtılmasına karar verilmesi gerekir.3-Ortaklığın giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalar olup, sonuçta kazanan ve kaybeden taraftan söz edilemeyeceğinden yargılama giderleri ve vekalet ücretinin taraflara payları oranında yükletilmesi gerekir.Somut olayda; yukarıdaki ilkelere göre satış şeklinin hüküm fıkrasında gösterilmesi gerekirken, bu hususun gözardı edilmesi; ayrıca kendisini vekil ile temsil ettiren davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru görülmemiş ise de bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK'nun 438/7 maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı kayyım vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine; (2) numaralı bent uyarınca hüküm fıkrasının birinci bendinin üçüncü satırındaki “ortaklığın taşınmazın” sözcüklerinden sonra gelmek üzere “genel açık arttırma” sözcüklerinin eklenmesine; (3) numaralı bent uyarınca hüküm sonucuna yedinci bent eklenmek suretiyle “7-Hüküm tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca 1.100,00 TL vekalet ücretinin, taraflardan payları oranında alınarak kendisini vekil ile temsil ettiren davalıya ödenmesine” sözcüklerinin yazılmasına, hükmün HUMK'nun 438/7. maddesi gereğince DEĞİŞTİRİLMİŞ ve DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 03.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.