MAHKEMESİ : Dörtyol 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 12/03/2008NUMARASI : 2006/646-2008/137Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 23.06.2013 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı tesisi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12.03.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Maliye Hazinesi vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, TMK'nın 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir. Davalı A.. S.., davayı kabul etmiştir.Davalı Hazine vekili, davacının davasını ispatlaması gerektiğini savunmuştur.Diğer davalılar, cevap vermemişlerdir.Mahkemece, dava kabul edilerek davacılar lehine 236 ve 170 parsel sayılı taşınmazlar üzerinden geçit hakkı kurulmuştur.Hükmü, davalı Hazine vekili temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davalı Hazine vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Saptanan geçit nedeniyle yükümlü taşınmaz malikine ödenmesi gereken bedel taşınmazın niteliği gözetilerek uzman bilirkişiler aracılığı ile objektif kıstaslar esas alınarak belirlenmelidir. Bu bedel de hükümden önce depo ettirilmelidir. Hemen belirtmek gerekir ki, bedelin belirlenmesinden sonra hüküm tarihine kadar taşınmazın değerinde önemli derecede değişim yaratabilecek uzunca bir süre geçmiş veya bedel tespitinden sonra yörede taşınmazın değerini artıracak değişiklikler meydana gelmiş olabilir. Bu gibi durumlarda mülkiyet hakkı kısıtlanan taşınmaz malikinin mağduriyetine neden olmamak ve diğer tarafın hakkın kötüye kullanılması sonucunu doğuracak olası davranışlarını önlemek için hüküm tarihine yakın yeni bir değer tespiti yapılmalıdır. Geçit hakkı, bir irtifak niteliğinde bulunduğundan taşınmazların leh ve aleyhine kurulmalı ve hüküm tesis edilir iken tek tek hangi taşınmaz lehine, hangi taşınmazlar üzerinden geçit kurulduğu hüküm sonucunda belirtilmelidir. Kurulan geçit hakkının TMK'nın 748/3 ve 1012. maddesi ile yeni Tapu Sicil Tüzüğünün “İrtifak hakları ve taşınmaz yükünün tescili” başlıklı 30. maddesi gereğince kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tesciline karar verilmelidir. Somut olaya gelince; mahkemece keşfin yapıldığı 08.03.2004 tarihindeki rayiçlere göre 26.01.2005 tarihli ek rapor ile geçit bedelinin belirlenmesinden sonra hüküm tarihine kadar taşınmazın değerinde önemli derecede değişim yaratabilecek uzunca bir süre geçmiş olmasına rağmen keşif tarihinde belirlenen değerin hükme esas alınması ve doğru görülmemiştir. Bu durumda mahkemece bilirkişiden ek rapor alınmak suretiyle taşınmazın değeri yeniden belirlenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekmektedir.Ayrıca, kurulan geçit hakkının TMK'nın 748/3 ve 1012. maddesi ile yeni Tapu Sicil Tüzüğünün “İrtifak hakları ve taşınmaz yükünün tescili” başlıklı 30. maddesi gereğince kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tesciline karar verilmesi gerekirken bu hususta bir karar verilmemiş olması, geçit hakkı bir irtifak niteliğinde olup taşınmazların leh ve aleyhine kurulması gerekirken davacılar lehine geçit hakkı kurularak hangi taşınmaz lehine geçit hakkı kurulduğunun belirtilmemesi, aleyhine geçit hakkı kurulan 170 parsel sayılı taşınmaz maliklerine geçit bedelinin ödenmesine hükmedilmemesi de doğru görülmemiş, bu sebeplerle kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 20.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.