Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8819 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 4671 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 6. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 21/11/2013NUMARASI : 2012/120-2013/566Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.02.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 21.11.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:KARARDava TMK'nın 725. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu 7400 ada 13 parsel sayılı taşınmazın bilirkişi raporunda “A” harfi ile gösterilen 6,50 m2 kısmının tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir.Hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Bir davanın esas yönden başarı ile sonuçlanabilmesi için davanın doğru hasım tarafından doğru hasım aleyhine açılması, başka bir ifade ile o davada taraf durumunu alanların gerçekten davacı ve davalı sıfatını taşımaları gerekir. Dava dilekçesinde davacı veya davalı olarak gösterilen kişiler şeklen o davanın tarafıdır. Bir kimsenin davacı veya davalı sıfatına sahip olup olmadığı tıpkı hakkın mevcut olup olmadığının tayininde olduğu gibi maddi hukuka göre belirlenir. Eş söyleyişle sıfat, dava konusu sübjektif hak (dava hakkı) ile taraflar arasındaki ilişkidir. Mahkemece taraflar arasında dava konusu hakkın esası hakkında bir karar verilebilmesi için, bu kişilerin o davada gerçekten davacı ve davalı sıfatlarına sahip olmaları gerekir.Somut olaya gelince, dava konusu olan ve tapusunun iptaline karar verilen 7400 ada 13 parsel sayılı taşınmazın tapu kayıt malikinin “Hacıbey oğlu V. G.” olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda tapu maliki olmayan H.. G.. hakkında açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 02.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.