Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8818 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 4637 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 11. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 30/05/2013NUMARASI : 2012/188-2013/183Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.07.2007 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 30.05.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:K A R A RDava, 1053 sayılı "Ankara, İstanbul ve Nüfusu Yüzbinden Yukarı Olan Şehirlerde İçme, Kullanma ve Endüstri Suyu Temini Hakkında" Yasa ve 2560 sayılı İSKİ kuruluş Yasasına istinaden davacı idarenin sorumluluğundaki Çamlıca-Harem-Salacak Ana İsale Hattı güzergahına ait 1119 ada 78 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bina yaparak işgali bulunan davalı hakkında elatmanın önlenmesi ve kal isteğine ilişkindir.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davanın kabulüne, davalı M.. T..'ın 2283 parsel sayılı taşınmaza yaptığı binanın dava konusu 1119 ada 78 parsel sayılı taşınmaza bilirkişi raporunda “H” harfi ile gösterilen 13,67 m2 bölüme haksız elatmasının önlenmesine ve kal'ine karar verilmiştir.Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.Dava konusu 1119 ada 78 parsel sayılı taşınmazın 2043 m2 yüzölçümünde isale hattı olduğu, DSİ tarafından taşınmazın 1152/73650 ve 12225/24550 payının kamulaştırıldığı, 1053 sayılı yasanın 5. maddesi gereğince İ.. M..ne devredildiği ve davalının da dava konusu taşınmazda 174/24550 payla malik olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda davalının dava konusu 1119 ada 78 parsel sayılı taşınmazda tapu payına nazaran bina ve muhtesatlarının bulunduğu ve davalının tapudaki mülkiyet hakkına dayanarakbu yerleri kullandığı anlaşıldığından, davacı idarenin bu payları kamulaştırmaksızın isale hattı geçirmiş olsa bile davalıların kullanımının önlenmesini ve yapılarının kalini isteyemeyeceği nazara alınmaksızın davanın reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 01.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.