Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8569 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 5113 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Korkuteli Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 30/10/2013NUMARASI : 2013/36-2013/502Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 24.01.2013 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 30.10.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Y.. Y.. vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:K A R A RDava, ortaklığının giderilmesi isteğine ilişkindir.Davalılar, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmiş, hüküm davalı Y.. Y.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları paylı ve elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi mallarda paydaşlar veya ortaklar arasındaki hukuki ilişkiyi sona erdiren, birlikte mülkiyetten ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Mahkemece paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi halinde satışın nasıl yapılacağının ve satış bedelinin ne şekilde dağıtılacağının karar yerinde gösterilmesi gerekir. Satış bedelinin, satışına karar verilen taşınmaz paylı mülkiyet hükümlerine konu ise paydaşların tapudaki payları oranında, elbirliği halinde mülkiyet hükümlerine tabi olması halinde mirasçılık belgesindeki payları oranında hem paylı, hem de elbirliği mülkiyet halinin bir arada bulunması halinde ise tapudaki ve mirasçılık belgesindeki paylar nazara alınarak yine taşınmaz üzerinde muhdesat var ise oran kurulup kurulmayacağı incelenerek dağıtılmasına karar verilmesi gerekir. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalar olup, sonuçta kazanan ve kaybeden taraftan söz edilemeyeceğinden yargılama giderleri ve vekalet ücretinin taraflara payları oranında yükletilmesi gerekir.Somut olayda; dava konusu edilen ve satışına karar verilen taşınmazın satış bedelinin ne şekilde dağıtılacağının hükümde gösterilmesi gerekirken, bu hususun gözardı edilmesi doğru değildir.Diğer taraftan davalı Y.. Y.. yargılama sırasında kendisini vekil ile temsil ettirmiştir. Yukarıda açıklandığı üzere yargılama giderleri ve vekalet ücretinin taraflara payları oranında yükletilmesi gerekirken kendisini vekil ile temsil ettiren Y.. Y.. yararına vekalet ücreti takdir olunmaması da doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. Kabule göre de; dava konusu ".." parsel sayılı taşınmaz dava tarihinden önce yenileme kadastrosu ile .. ada.. parsel numarasını almıştır. Mahkemece hüküm sonucunda bu parsel numaraları yerine infazda tereddüt yaratacak şekilde, imar öncesini teşkil eden ve işlem görme niteliğini yitiren parsel numaraları yazılarak hüküm kurulması da doğru değildir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 25.6.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.