MAHKEMESİ : Nazilli 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 04/02/2014NUMARASI : 2011/162-2014/74Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.07.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve yol olarak terkin istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 04.02.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:K A R A R Davacı vekili, müvekkilinin taşınmazına kadar uzanan patika yolun kadastro tespiti çalışmaları sonucunda .. ada .. parsel sayılı davalı adına tescil edilen taşınmazda kaldığını iddia ederek tapu iptali ve yol olan kısmın terkinine karar verilmesini istemiştir.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, kadim yol iddiasının köy tüzel kişiliği tarafından ileri sürülmesi gerektiği ve davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.Türk Medeni Kanununun 715. ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun “Kamu malları” başlıklı 16/B maddeleri gereğince yollar kamunun yararlanmasına tahsis edilen veya kamunun kadimden beri yararlandığı yerlerdendir. Davacı, dava dilekçesinde kadim yol iddiasına dayanmaktadır. Bir yerin kadim yol sayılabilmesi için öncesi bilinmeyen bir tarihten beri yol olarak kullanıldığının kanıtlanması gerekir. Bunun için de çekişmeli yerin eski tarihli hava fotoğrafları ve haritalarda yol olarak bırakıldığının belirlenmesi, bu konuda mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarına da başvurulması gerekir. Şayet bu gibi yerlerin öteden beri kamunun yol olarak yararlandığı yer olduğu ispat edilirse, taşınmazın tapu kaydının iptali ile haritasında yol olarak gösterilmekle yetinilmesine karar vermek gerekir. Genel yollardan herkesin yararlanma olanağı bulunduğundan bu tür davalar yolun bulunduğu köy tüzel kişiliği veya belde teşkilatı tarafından açılabileceği gibi bu davaları yararlanma hakkı bulunan gerçek veya tüzel kişiler de açabilir. Bu nedenle yoldan yararlanma hakkı olan davacı tarafından kadim yol iddiası ile açılan davanın esastan incelenerek sonuca bağlanması gerekirken, yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 24.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.