Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8199 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 4151 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Ünye 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 13/12/2013NUMARASI : 2010/741-2013/666Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.10.2010 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi kal karşı dava temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; karşı davanın kabulüne dair verilen 22.11.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı-karşı davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_Dava, elatmanın önlenmesi, kal karşı dava ise Türk Medeni Kanununun 725. maddesine dayalı tapu iptali tescil isteğine ilişkindir.Davalı-karşı davacı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, temliken tescil davasının kabulüne karar verilmiştir.Hükmü, davacı-karşı davalılar vekili temyiz etmiştir.1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davacı-karşı davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Diğer temyiz itirazlarına gelince; Yasal ayrıcalıklar dışında, Türk Medeni Kanununun 684/1 ve 718/2. maddeleri hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de kapsar. Türk Medeni Kanununun 725. maddesinde bu kuralın istisnalarından birisi düzenlenmiş olup anılan hüküm;"Bir yapının başkasına ait araziye taşırılan kısmı, eğer yapıyı yapan malik taşırılan arazi üzerinde bir irtifak hakkına sahip bulunuyorsa, ona ait taşınmaz bütünleyici parçası olur.Böyle bir irtifak hakkı yoksa zarar gören malik taşmayı öğrendiği tarihten başlayarak onbeş gün içinde itiraz etmediği, aynı zamanda durum ve koşullar da haklı gösterdiği takdirde, taşkın yapıyı iyi niyetle yapan kimse, uygun bir bedel karşılığında taşan kısım için bir irtifak hakkı kurulmasını veya bu kısmın bulunduğu arazi parçasının mülkiyetinin kendisine devrini isteyebilir" şeklindedir.Böylece, muhdesatla arasındaki bağlantı kesilmiş bina sahibine aşağıdaki koşulların oluşması halinde ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmıştır. Ancak bunun için yasada öngörülen diğer koşulların yanında taşkın kısmın ana taşınmazdan ayrılarak müstakil parsel oluşturacak şekilde veya ait olduğu taşınmazla birleştirilerek ifrazen tescilinin mümkün olması da şarttır.Somut olayda; Ünye ilçesi Kaledere mahallesi .. ada .. no'lu parsel sahibi davacılar, komşu .. parsel maliki davalıların yıkım ve tadilat işleri yaparken kendilerine ait taşınmaza müdahale ederek tecavüzde bulunduklarını, davalıların müdahalelerinin Ünye Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/149 D. iş sayılı dosyası ile tespit olunduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesini ve yıkıma karar verilmesini istemişlerdir.Davalılar karşı davada ve davaya karşı beyanlarında; her iki taşınmazın öncesinde bütünlük arz eden tek bir parsel olup mülkiyetinin tek bir kişiye ait olduğunu, taşınmazların önceki sahibinin parsellerde birleştirme yapmaksızın müşterek temelli çift katlı bir bina olarak projelendirmek suretiyle 17/05/1972 tarihinde inşaat ruhsatı aldığını ve bu haliyle binanın yapıldığını, binalar dikkate alınmaksızın iki ayrı parsele bölündüğünü şimdiki parsel numaralarını aldığını, her iki parselin ifraz edilmesi sırasında tapu kayıtlarına davacıların parseli olan ..no'lu parselin müvekkiline ait bulunan ..no'lu parsele tecavüzlü olduğu şerhi konulduğunu, ifraz sonrası oluşan parseller aynı kişiye ait olduğundan binaların zeminde oturdukları alan dikkate alınmaksızın ifraz işlemi yapıldığını, mülkiyet tecavüzüne sebebiyet verecek nitelikte bir taşkın yapının varlığından bahsetmenin mümkün olmadığını, iyi niyetli olarak var olan tapu kütüğündeki kayda ve fiili duruma göre taşınmazı satın aldıklarını, projeye göre her iki bina için tek merdiven çıkışı bulunduğunu, müvekkillerinin binasına çıkışın ancak bu merdivenlerden mümkün olabileceğini, merdivenler açısından TMK'nın 725. maddesinin uygulanması gerektiğini, bu nedenle davacıların müdahalenin men'i ve kal talepli davalarının reddine, karşı davalarının kabulü ile TMK'nın 725/2. maddesi gereğince müvekkillerine ait binanın davalılara ait bulunan .. ada.. parsele taşan kısmı ve her iki binanın ortak merdivenleri için öncelikle irtifak hakkı tesisini, bu mümkün görülmediği takdirde ise taşan bölümün ve her iki binanın ortak merdivenlerinin davacı karşı davalılar adına yazılı olan tapu kaydının iptali ile adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davalı karşı davacının, iyiniyetli olduğu tecavüzlü arsa bedelini depo ettiği gerekçeleri ile karşı davanın kabulüne karar verilmiş ise de yukarıda değinilen ilkelere göre dava konusu bölümün, .. parsel sayılı taşınmazdan ifraz edilerek, .. parsel sayılı taşınmazla tevhidinin mümkün olup olmadığı araştırılmamıştır. Bu durumda hükme esas alınan ifraz ve tevhidi gösterir fen bilirkişi raporu eklenmek suretiyle belediye başkanlığına yazı yazılarak, ifraz ve tevhidin mümkün olup olmadığının sorulması, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı-karşı davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde temyiz harcının yatırana iadesine, 18.6.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.