MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı vekili tarafından, davalı aleyhine 20.12.2013 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil mümkün olmaz ise satış bedelinin tahsili istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; tapu iptali ve tescil talebinin reddine, fazlaya ilişkin hak saklı tutularak 10.000 TL satış bedelinin tahsiline dair verilen 23.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili, duruşmasız olarak davalı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 04.10.2016 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Av. ... geldi, başka gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen tarafın sözlü açıklaması dinlendi duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:K A R A RDavacı, davalı kardeşi adına tapuda kayıtlı 10 no'lu mesken cinsli taşınmazı 45.000 TL ödemek suretiyle sözlü olarak satın ve teslim aldığını, bedelini ise adına kayıtlı aracın satılması ile elde edilen paradan ödediğini ileri sürerek tapu iptali ve tescil, mümkün olmaz ise ödenen bedelin faiziyle tahsilini istemiştir.Davalı vekili, davalının davacı kardeşine dava konusu taşınmazla bedelsiz oturması için izin verdiğini; ancak, satış yapılmadığını ayrıca resmi şekle aykırılık, yazılı delil ya da delil başlangıcı bulunmadığını, şahit dinlenmesine izin vermediklerini, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece ön inceleme sırasında, davanın inanç sözleşmesine dayalı olduğu, davacının yazılı delil veya delil başlangıcı ibraz etmediği, tarafların kardeş olması nedeniyle tanık dinlenmesine geçildiği şahitler dinlendikten sonra davacının 45.000 TL satış bedeli ödeyerek davalı kardeşinden tapulu taşınmazı sözlü olarak satın almasının resmi şekle aykırı olduğu gerekçesiyle tapu iptali ve tescil davasının reddine, satış bedelinin iadesi talebinin fazlaya ilişkin haklarsaklı tutularak kabulüne 10.000 TL satış bedelinin dava tarihinden faiziyle tahsiline karar verilmiştir.Hükmü, taraf vekilleri ayrı ayrı temyiz etmiştir.1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre tapulu taşınmazın resmi şekle aykırı satışının geçersiz olması nedeniyle ayrıca alacak istemi yönünden davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine,2-Davalı vekilinin temyizine gelince; Davalı, taşınmazı davacıya haricen satmadığına dair davacının teklif ettiği yemini eda etmiştir. 6100 sayılı HMK'nın 200. maddesi gereğince, alacak miktarı nazara alındığında davacının sözlü satış ilişkisini tanıkla kanıtlama olanağı bulunmamaktadır. Mahkemece, satış bedeli olarak kabul edilen 10.000 TL'nin davacı tarafından davalıya verildiği de yazılı delil veya delil başlangıcı ile kanıtlanamadığı gibi, 6100 sayılı HMK'nun 227/2 maddesi uyarınca teklif edilen yemin eda edildikten sonra tanık dinlenmesi ve tanık beyanlarının hükme esas alınması mümkün değildir. Bu nedenlerle yanılgılı değerlendirmeyle satış bedelinin tahsiline karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde davalı tarafa iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.10.2016 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.KARŞI OYDava, tapuda kayıtlı taşınmazın kütük dışı satışına dayalı tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkindir.Mahkemece, tapu kaydının iptali ve tescil talebinin reddine, satış bedeli olarak ödenen paradan taleple bağlı olmak üzere 10.000 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı ile davalı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, davalı adına tapuda kayıtlı ...İli, ... İlçesi, ..., 9123 Ada, 10 no'lu bağımsız bölümün, 45.000 TL ödenerek satın alındığını, davalının tapuda devre yanaşmadığını, taşınmazın tapusunun iptali ile adına tesciline, olmadığı takdirde 10.000 TL satış bedelinin tahsiline kararverilmesini talep etmiş, 30.12.2013 tarihinde eksik harcı tamamlamak suretiyle talebini 45.000 TL yükseltmiştir.Davalı, dava konusu edilen taşınmazı davalıya satmadığını, bir para almadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.Dava konusu..ili, .. ilçesi,.., 9123 Ada, 10 no'lu taşınmaz, 07.01.1988 tarihinden itibaren davalı Taceddin Şıvka adına tapuda kayıtlıdır. TMK 706, TBK 237, Tapu Kanunu 26. ve Noterlik Kanunu 89. madde uyarınca taşınmaz devrinin geçerli olabilmesi için satış akdinin resmi şekilde düzenlenmesi zorunludur. Tapulu taşınmazın devrini amaçlayan sözleşme haricen düzenlenmiş ise, resmi şekil şartına uygun olmadığından mülkiyetin nakli sonucunu doğurmaz. Ancak taşınmazın kütük dışı satışında, bedeli satana ve taşınmaz da alana teslim edilirse, satışın tapuda gerçekleştirilmemesi durumunda, taraflar verdiklerini geri alabilirler. (Tev.İç.10.07.1940 T.2.E.77K.)Taraflar kardeş olup, davacı vekili tanık beyanına da dayanmaktadır.Bir hakkın doğumu, düşürülmesi, devri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin, yapıldıkları zamandaki miktar veya değerleri ikibinbeşyüz Türk Lirasını geçtiği takdirde senetle ispat olunması gerekir (HMK m 200). ...ve ... kardeşler, eşler, kayınbaba kaynana ile gelin ve damat arasındaki işlemlerde tanık dinlenebilir (HMK m 203). Davaya konu satış işleminin kardeşler arasında yapıldığı iddia olunduğuna göre, davanın ispat hukukuna ilişkin genel hükümler çerçevesinde ve özellikle 6100 sayılı Kanunun senetle ispatın istisnasını düzenleyen 203. maddesi nazara alınarak, davacının bildirmiş olduğu deliller de değerlendirilmek suretiyle çözülmesi gerekir. Mahkemece dinlenen tanıklar ...ve ..., taşınmazın satış bedeli olarak kararlaştırılan 45.000 TL'nin davacı tarafından davalıya huzurlarında verildiğini beyan etmişlerdir. Bu sebeple, mahkemece davacının tazminat talebiyle ilgili olarak tamamının kabulüne karar verilmesi gerekirken, kısmen kabulüne karar verilmesi doğru bulunmamıştır. Davacı vekilinin temyiz itirazları kabul edilerek bozma kararı verilmesi gerektiği görüşünde olduğumuzdan, Sayın çoğunluğun bozma kararına katılamıyoruz.
Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar
ÖLEN KİŞİNİN TÜKETİCİ KREDİSİ BORCUNDAN SİGORTA ŞİRKETİNİN SORUMLULUĞU-SİGORTALININ HASTALIĞININ BİLDİRMEMESİ
Normal
0
21
false
false
false
TR
X-NONE
X-NONE
MicrosoftInternetExplorer4
Yardım nafakası kesinleşmeden icraya konulabilir.
İcra Hukuk MahkemesiDAVA TÜRÜ : Takibin taliki veya iptaliYukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor di
Tapuya güven ilkesi - Kötüniyet iddiasının itiraz niteliğinde olduğu
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, TAZMİNAT (TERDİTLİ)Taraflar arasında birleştirilek görülen tapu iptali ve tescil, tazminat (terditli) davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı ... vekili, davalı ... vekili ve davalı ... v
Yargıtay
Yargıtay Karar Arama
Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama
Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama
Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ?
Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama
Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama
Yargıtay Kanunu
Yargıtay İş Bölümü
Yargıtay Haberleri
Karar Arama
Yargıtay Kararları
Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları
Yargıtay Ceza Dairesi Kararları
BAM Kararları
Danıştay Kararları
Anayasa Mahkemesi Kararları
Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları
Karar Arama Nasıl Yapılır?
Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir?
Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır?
BAM Karar Arama Nasıl Yapılır?
Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır?
Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?