Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 7724 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 4486 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiDavacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 06.06.2013 gününde verilen dilekçe ile elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete çevrilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 20.12.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:K A R A RDava, elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete çevrilmesi isteğine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulü ile murisin ...Bankası nezdinde iki ayrı hesabında bulunan meblağlar üzerindeki elbirliği mülkiyetinin,...Sulh Hukuk Mahkemesi’nden verilen veraset ilamında belirtildiği gibi tamamı 16 pay kabul edilerek 4 payı ...'ye, 3 payı ...a, 3 pay....'e, 3 payı ...'a, 3 payı ....'a ait olmak üzere paylı mülkiyete çevrilmesine karar verilmiştir.Hüküm, davacı vekili tarafından, davalılarla müşterek murisleri ....nin ...Sulh Hukuk Mahkemesi’nden verilen ve hükme esas alınan veraset ilamının hatalı olduğu, hükmün ... Sulh Hukuk Mahkemesi’nden verilen mirasçılık belgesine dayanılarak kurulması gerektiği ileri sürülerek temyiz edilmiştir.Bu tür davalarda mirasçılık belgesine atıf yapılmakla yetinilmemeli; hüküm sonucunda infazda tereddüte neden olunmayacak şekilde elbirliği halindeki mülkiyetin veya payın mirasçılık belgesindeki paylar oranında paylı mülkiyete çevrilmesine karar verilmelidir. Somut olaya gelince, muris ...’nin mirasçılarını gösteren ve dosyada mevcut, ... Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 02.06.2008 tarihli, 2008/836 E-K sayılı mirasçılık belgesi ile ... Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 16.01.2014 tarihli, 2014/5-10 E-K sayılı mirasçılık belgesi arasında çelişki olduğu anlaşıldığından, bu çelişkinin giderilmesi için mahkemece, mirasçılık belgesinin iptali davası açılmak üzere davacı vekiline süre verilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeden hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine, 03.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.