Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 27.12.2012 gününde verilen dilekçe ile karar düzeltme taleplerinin incelenmesi için dosyanın Yargıtaya gönderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; talebin reddine dair verilen 28.02.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:K A R A RDavacı, dava ve birleştirilen davaya konu taşınmazların harman yeri iken 442 sayılı Köy Kanunu hükümlerine göre köy yerleşim alanı olarak ayrıldığını ve davalı köy adına tescilinin yapıldığını, ne var ki 442 sayılı Köy Kanununun Ek 12. maddesine göre Maliye Bakanlığından uygun görüş alınmadığını, bu şekildeki tescilin yolsuz olduğunu, tapu kayıtlarının iptali ile Hazine adına tescilini istemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hükmün taraf vekillerince temyizi üzerine Dairemizin 05.06.2012 tarihli ve 2012/4186-7975 sayılı ilamı ile hükmün onanmasına karar verilmiştir. Davacı ve davalı vekilleri tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuş, Dairemizin 01.11.2012 tarihli ve 2012/12411-12495 sayılı ilamı ile davacı vekilinin karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir. Davalı vekili 27.12.2012 tarihli dilekçesi ile, karar düzeltme talepli dilekçesinin Yargıtay tarafından incelenmediği iddiası ile bu maddi hatanın düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece bu istemin reddine karar verilmiş ise de; karar düzeltme talebi ile ilgili olarak karar verme yetkisi ilgili Yargıtay Dairesine aittir. Bu nedenle davalının isteminin reddine dair verilen kararın kaldırılmasına karar verildikten sonra karar düzeltme talebinin incelenmesine geçilmiştir.Dairemizin 05.06.2012 tarihli ve 2012/4186-7975 sayılı ilamına karşı hem davacı hem de davalı vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Dairemizce davalı vekilinin karar düzeltme talepleri incelenmeden davacının karar düzeltme talebi incelenerek reddedildiğinden davacı vekilinin 27.12.2012 tarihli maddi hatanın düzeltilmesi talebi yerinde görülmüştür. Dairemizin maddi hataya dayalı 01.11.2012 tarihli ve 2012/12411-12495 sayılı karar düzeltme talebinin reddine dair kararının kaldırılmasına karar verilerek yeniden yapılan incelemede;1-Mahkemece yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve Dairemizce de benimsenen yerel mahkeme kararının gerekçesine göre hüküm usul ve yasaya uygun bulunmuş, temyiz istemi bu gerekçelerle karşılanarak karar onanmış olup davacının karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.2-Davalının karar düzeltme istemine gelince; Dava tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Konusu para olan veya para ile değerlendirilebilen hukuki yardımlara ödenebilecek vekalet ücretinin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3.kısmına göre nispi vekalet ücreti olması gerekir. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3/1 maddesi “Yargı yerlerince avukata ait olmak üzere karşı tarafa yükletilecek avukatlık ücreti, ekli Tarifede yazılı miktardan az ve üç katından çok olamaz. Bu ücretin belirlenmesinde, avukatın emeği, çabası, işin önemi niteliği ve davanın süresi göz önünde tutulur.” hükmünü içermektedir. Somut olayda, davanın esastan reddi nedeniyle davalı vekili lehine dava ve birleşen dava dilekçelerinde gösterilen değer üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3. Kısmına göre nispi vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken her bir dava için maktu vekalet ücreti takdiri doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle Dairemizin karar düzeltme talebinin reddine ilişkin 01.11.2012 tarihli ve 2012/12411 Esas, 2012/12495 Karar sayılı ilamının ve onamaya ilişkin 05.06.2012 tarihli ve 2012/4186 Esas ve 2012/7975 Karar sayılı ilamının KALDIRILMASINA, temyiz olunan kararın açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 20.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.