Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 2.9.2002 gününde verilen dilekçe ile tapu iptal tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; konusu kalmayan davanın sona erdirilmesine dair verilen 25.3.2003 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:Davacı, davalı şirket tarafından yapılıp satılan, dava konusu villa tipi gayrimenkulun, satış vaadi sözleşmesi gereği, tapusunun iptali ile adına tescilini, aksi halde ödenen parasının tahsilini istemiştir.Davalı şirket vekili, davacı ile akdedilen Genel Satış Şartnamesinde "Eskon ile alıcı arasında doğacak ihtilafların hakem usulü ile halledilecektir" hükmünün yer aldığını, bu tahkim şartı gereği, mahkemenin görevsiz olduğunu ileri sürmüş, ayrıca yetki ve husumet itirazında bulunmuştur.Yargılama esnasında, dava konusu taşınmaz davacı adına tescil edildiğinden, mahkemece, konusu kalmayan davanın sona erdirilmesine karar verilmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir.Davada, sat??ş vaadi sözleşmesi uyarınca taşınmaz mal mülkiyeti geçirimi istenmektedir. Her ne kadar genel satış şartnamesinin -M- maddesinde "satmayı vaad eden firma ile satış vaadi muhatabı arasında doğacak ihtilaflar hakem usulü ile halledilecektir" hükmüne yer verilmiş ise de, Türk Medeni Kanunun 706 ve 1017, Tapu Kanunun 26 ve 27. maddeleri ile 5519 sayılı Kanun hükümlerine göre, tapu kayıtlarında yapılacak intikaller tarafından tapu memuru huzurundaki takrirleri ya da Mahkeme kararları ile mümkündür. Anılan bu hükümler kamu düzeni ile ilgili olup, bu konudaki tahkim şartı geçersizdir. Bu nedenle davalı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. Kaldı ki, davanın devamı sırasında dava konusu gayrimenkulun mülkiyeti davacı alıcıya da geçirilmiştir.Açıklanan nedenlerle, yapılan yargılama toplanan kanıtlar ve tüm dosya içeriğine göre mahkemece verilen karar usul ve yasaya uygun bulunduğundan, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.Sonuç: Yukarıda yazılı sebeplerle davalı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün (ONANMASINA), onama harcının temyiz edenden alınmasına 7.10.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.