Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 556 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 7386 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiDavacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 24.12.2013 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 13.06.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A RDava, ortaklığın giderilmesi talebine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Hükmü, davalı ... temyiz etmiştir.Dava konusu 27 parsel sayılı taşınmazın elbirliği halindeki maliklerinden olan davalı ...'nın ...Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2014/181-497 E. K. sayılı kararıyla kısıtlandığı, dava konusu taşınmazların elbirliği halindeki maliklerinden davalı ...'nın vasi olarak atandığı anlaşılmaktadır.Mahkemece, niteliği gereği çift taraflı olan ortaklığın giderilmesi davasında kısıtlı-davalı ...'ı, kendisi de davalı olan vasi ...'ın, aralarında menfaat çatışması olduğundan temsil edemeyeceği, kısıtlıyı davada temsil etmesi için kayyım atanması ve taraf teşkilinin bu şekilde sağlandıktan sonra işin esasına girilmesinin gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 24.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.