MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiDavacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 13.10.2009 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 26.11.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:_ K A R A R _Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile dava konusu taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.Hükmü, bir kısım davalılar vekili temyiz etmiştir.1-Bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazları incelendiğinde; Satış bedelinin tapu kaydındaki ve veraset ilamındaki paylar oranında paydaşlara dağıtılmasına karar verilmesinin yanında bilirkişi raporunda belirtilen tevzi tablosundaki oranlarda taraflara dağıtılmasına karar verilmesi doğru görülmemiş ise de bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK'nın 438/7 maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.2-Bir kısım davalılar vekilinin ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi, 864 ada 8 parsel sayılı taşınmaza ilişkin temyiz itirazlarına gelince;Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK'nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.Somut olaya gelince; dava konusu 8 parsel sayılı taşınmazın paydaşı ...'ün davada davalı olarak yer almadığı anlaşılmaktadır. Bu itibarla mahkemece öncelikle davada taraf olmayan paylı malik ...'e husumet yöneltilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra davanın esasının incelenmesi gerekirken belirtilen husus gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; (1) numaralı bent uyarınca bir kısım davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddi ile 864 ada 8 parsel sayılı taşınmaz dışındaki dava konusu diğer taşınmazlar yönünden hüküm sonucunun dördüncü bendinde yer alan "ve bilirkişi raporunda belirtilen tevzi tablosundaki nispetler" kelimelerinin çıkartılmasına, hükmün DÜZELTİLMİŞ ve değiştirilmiş bu şekli ile ONANMASINA, (2) numaralı bent uyarınca 8 parsel sayılı taşınmaz yönünden bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 03.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.