Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5302 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 3768 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiDavacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 05.03.2014 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın açılmamış sayılmasına dair verilen 23.05.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:KARARDava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.Davacı vekili ortaklığın giderilmesi talebinde bulunduğu dava konusu taşınmazların paydaşlarının tabligata yarar adreslerini bildirmeden bu davayı açtığından mahkemece 18.03.2014 tarihli muhtıra ile davalıların açık adreslerinin veya T.C. kimlik numaralarının bildirilmesi istenmiş, davacı vekili muhtırada belirtilen süre içerisinde yazılı beyanda bulunarak davalıların nüfus kayıtlarına ve MERNİS adreslerine ulaşamadıklarını belirterek mahkemece re'sen bu konuda nüfus müdürlüğüne ve tapu müdürlüğüne yazı yazılmak suretiyle davalıların kimlik ve adres bilgilerinin temin edilebileceğini ayrıca taraf teşkilinin sağlanabilmesi için gerekli olan mirasçılık belgelerinin alınabilmesi için de mahkemece yetki belgesi verilmesi gerektiğini belirtmiştir.Bu durumda mahkemece davacı vekilinin yerinde görülen talebi doğrultusunda tapu ve nüfus müdürlüklerine yazı yazılarak, ortaklığın giderilmesi talep edilen tapu kayıtlarının yazı ekinde gönderilerek davalıların kimlik ve adres bilgilerinin araştırılması, bulunamadığı takdirde bu konuda ayrıca zabıta araştırması yapılması, tüm bu araştırmalara rağmen davalıların MERNİS adreslerine ulaşılamaması halinde kendilerine dava dilekçesi ve duruşma günü ilanen tebliğ edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra davanın esasına girilmelidir.Yukarıda belirtilen işlemlerin davacı tarafından bizzat yerine getirilmesinin mümkün olamayacağı gözetilmeden davacı vekilinin bilgisi ve iradesi dışında bir hususta ara kararı gereğinin yerine getirilmediği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulmasına karar verilmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 02.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.