Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 2.9.2002 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 7.11.2002 günlü hükmün Yargrtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: Davacı, miras bırakanı Dilhoş'un 24.1.1975 tarih ve 10328 sayılı ölünceye kadar bakım sözleşmesi ile kendisine dava konusu taşınmazları bıraktığını, sözleşme gereği edimlerini yerine getirdiğini ileri sürerek tapu iptali ve tescil isteminde bulunmuştur. Davalılar, davaya cevap vermemişlerdir. Mahkemece; Borçlar Yasasının 511. maddesi uyarınca ölünceye kadar bakma sözleşmesi, mülkiyeti nakle esas olan akitlerden olup sözleşme uyarınca Tapu Sicil Müdürlüğünce tescil işlemi gerçekleştirilebileceği ve davacının hukuki yaran bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Dava, kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, ölünceye kadar bakım sözleşmesi uyarınca kendisine temlik edilen taşınmazların adına tescilini istemektedir. Kaynağını Borçlar Kanunun 511. ve devamı maddelerinden alan ölünceye kadar bakma sözleşmeleri, noter önünde resen düzenlenmesi gereken ve iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerdendir. Bakım alacaklısının ölümünden sonra onun mirasçıları, bakım borçlusuna mülkiyeti geçirim borcu ile yükümlüdürler. Bu yükümlülüklerini yerine getirmemeleri halinde sözleşmeye dayanılarak tapu iptali ve tescil istemi ile dava açılabilir. Ölünceye kadar bakım sözleşmesi, tek başına mülkiyeti nakil belgesi niteliğinde olmayıp tarafına sadece kişisel hak sağlar. Bu nedenle bakım borçlusunun tek taraflı başvurusu tapuda intikal için yeterli değildir, ancak açacağı tescil davasının dayanağı ve delilini oluşturur. Mahkemece, bu yönler gözetilerek işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken, yazılı nedenlerle red kararı verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir. Sonuç: Yukarıda yazılı nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 16.6.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.