MAHKEMESİ : Gölbaşı(Ankara) 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 26/06/2013NUMARASI : 2012/566-2013/663Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 11.07.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26.06.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_Davacılar, muris S.. Y..'ın 17.04.2009 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile davalı adına kayıtlı Ankara İli Gölbaşı İlçesi O.. Köyü 1.. ada ... parsel sayılı taşınmazı 2.000,00 TL bedelle satın aldığını, ancak taşınmazın murisin vefat etmesi nedeniyle devir işleminin gerçekleşmediğini, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.Davalı, duruşmalara katılmamıştır.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706 ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re'sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir.Somut olaya gelince;Satış vaadi alacaklısı S.. Y..'ın dosya içinde bulunan veraset ilamına göre 10.07.2008 tarihinde vefat ettiği ve davalılar ile birlikte eşi N.. Y..'ı mirasçı olarak bıraktığı anlaşılmaktadır. Muris S.. Y..'ın mirası elbirliği mülkiyetine tabi olduğundan tüm mirasçılarının davada yer alması gerekir. Bu durumda mirasçı N.. Y..'ın sağ ise davada usulüne uygun yer alması sağlanmalı, ölü ise veraset belgesinin temin edilmesi için davacıya makul bir süre verilmesi belirlenecek tüm mirasçılarına ayrı ayrı dava dilekçesi tebliğ edilip taraf teşkili sağlandıktan sonra davanın esası hakkında karar verilmesi gerekir.Mahkemece, taraf teşkili sağlanmadan davanın esası hakkında karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının yukarıda açıklanan nedenlerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine, 20.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.