Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3476 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 2727 - Esas Yıl 2007





Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 14.03.2006 gününde verilen dilekçe ile tesbit ve tapuda murise ait soyisim düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 23.11.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: Davacılar, miras bırakanları K…… A………'ın 3523 parsel sayılı taşınmazda paydaş olduğunu, tapu kaydında E……. kızı K... A………. olarak geçen kişinin "E…….. kızı K... A..... (S..)" olarak düzeltilmesini, kayıttaki 1/16 pay sahibi maliki "Ekrem ve H……. kızı B……., Yıldırım İlçesi, P…….. Mah.Cilt:2., Hane:5'de kayıtlı 1340 doğumlu K... A..... (S..) olduğunun tespitine" karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, istek doğrultusunda tespit hükmü kurulduktan sonra tapu kaydında tespit doğrultusunda düzeltme yapılmasına karar verilmiş, Hükmü, davalı Tapu Sicil Müdürlüğü temyiz etmiştir. Davadaki istemin bir bölümü tespit hükmüne ilişkindir. Kural olarak, eda davası açan davacının davadaki hukuki yararını ispat etmesi gerekmese de, tespit davası açıldığı halde hukuki menfaatin ne olduğunun izah edilerek, ispat edilmesi gerekir. Yoksa, esasen eda'ya ilişkin talebin içinde zorunlu olarak tespite dair talepte inceleneceğinden hukuki yarar yokluğu nedeniyle tespite ilişkin istemin dinlenme olanağı yoktur. Bu saptamandan sonra somut olaya gelince; HUMK.nun 74, 75 ve 76. maddeleri birlikte incelenip değerlendirildiğinde bir davadaki olayları anlatmanın davanın taraflarına anlatılan maddi vakalara uygun yasa hükmünü bulup, olaya uygulama görevinin hakime ait olduğu görülür. Aynı kural 04.06.1958 tarih 15/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da benimsenmiştir. Dava dilekçesine bakılırsa, davadaki sonuç istem 3523 numaralı parselde 1/16 paydaş miras bırakan "K... A………..'ın" tapu kaydındaki soyadının "K... A..... (Sal)" olarak düzeltimidir. Gerçekten, nüfus kimlik bilgilerine uygun düşmeyen tapu kaydındaki malik bilgilerinin düzeltimi tapu kayıt düzeltim davalarının konusunu oluşturur. "Mülkiyet Hakkının Tescili" başlıklı Tapu Sicil Tüzüğü'nün 25.maddesine göre de kütüğün malik sütunundaki bilgiler; kişinin adı ve soyadı, baba adı ile edinme nedeni, tarih ve yevmiye numarasından ibarettir. Kayıtta yer verilmeyen bilgilerin dava yoluyla düzeltimi istenemez. Ancak, yine Tüzüğün 87.maddesine göre kadastro tetkikleri sırasında yapılan bir yanlışlık varsa bu suretle meydana gelen yazım hataları ilgilinin başvurması üzerine Müdürlükçe düzeltilir. Dolayısıyla, mahkemenin tespit hükmü kurarak oluşturduğu karardaki pek çok kimlik bilgileri kütükte yeri olmayan bilgilerden oluştuğundan bunların tespit veya düzeltme yoluyla kütüğe nakli de olanaklı değildir. Mahkemece, sadece davacılar miras bırakanının tapu kaydında "A………." olan soyadının "A..... (S..)" olarak düzeltimine ilişkin eda hükmü kurulması yerine kütükte yeri olmayan bilgilerinde tespit yoluyla düzeltimine karar verilmesi doğru olmamış,kararın açıklanan nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 30.03.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.