Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2943 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 15790 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 26.10.2011 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukundan kaynaklanan tazminat istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kısmen kabul ve kısmen reddine dair verilen 04.07.2013 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 17.03.2015 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Av. ... ile karşı taraftan davalı ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan tazminat isteğine ilişkindir.Davacı vekili, davalı ...'nun eşi diğer davalı ...'nın maliki olduğu 29 parsel sayılı taşınmazdaki kuru otları toplayıp hiçbir tedbir almadan yaktığını, oluşan yangının kontrolden çıkarak müvekkiline ait bitişik parselde istifli bulunan meyve ve sebze kasası ile ... plakalı aracın yanmasına neden olduğunu 26.000,00 TL maddi tazminatın olay tarihi olan 26.06.2011 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir. Davalılar, çıkan yangında kusurlarının bulunmadığını, ekonomik degeri olmayan otomobilin hurda olarak arsaya atıldığını, davacının hiçbir koruma tedbiri almadan bu kadar çok sebze kasasını tedbirsizce bırakmasının normal bir hareket olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, 10.000,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili ile davalılar temyiz etmişlerdir.1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre, davacı vekilinin tüm, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddine karar vermek gerekmiştir.2-818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 42. maddesinde "Zararı ispat etmek müddeiye düşer, zararın hakiki miktarını ispat etmek mümkün olmadığı takdirde hakim, halin mutat cereyanını ve mutazarrır olan tarafın yaptığı tedbirleri nazara alarak onu adalete tevfikan tayin eder" düzenlemesine yer verilmiştir.Dosyanın incelenmesinden, olay tarihinde dava konusu yangının meydana geldiği yerde davacıya ait kaç adet kasanın bulunduğu hususunda kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Bu nedenle mahkemece, Borçlar Kanununun 42. maddesi gereğince zarar gören kasalara ilişkin hesap edilen tazminat miktarından hakkaniyete uygun oranda indirim yapılarak tazminat miktarının belirlenmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm, davalıların diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca davalıların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 1.100 TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, peşin harcın istek halinde davalılara iadesine, kararın 15 günlük yasal süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.