Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2309 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 1971 - Esas Yıl 2007





Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 23.8.2005 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kesin hüküm nedeniyle reddine dair verilen 24.1.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece kesin hüküm olgusu nedeniyle dava reddedilmiş, hükmü davacı temyiz etmiştir. Davacı H....'a Türkiye Kızılay Derneği Genel Başkanlığı'nın açtığı davada dava ihbar edilmiştir. Bu davanın görüldüğü sırada davacı H.... Y…….. ihbar edilen sıfatıyla davaya müdahil olarak katılmış değildir. Yine bu sıfatla bir başka tarafın yerine geçerek açılan davayı takip de etmemiştir. O dava sırasında pasif tutum içinde olan ihbar edileni bağlayacak başkaca bir hukuki işlem de yoktur. HUMK.nun 49. maddesinde düzenlenen ihbar müessesesinden amaç; dava sonunda verilecek hüküm konusunda kendisine rücu edilecek veya herhangibir şekilde hakkı zedelenecek kişiye dilerse gelip davaya katılması, dilerse ihbar edenin yerine geçerek onun temsilcisi gibi davayı takip etmesi suretiyle davadan haberdar olmasını sağlamak ve savunmada herhangibir ihmal ile onun zarara uğramasının önüne geçmektir. Görülüyor ki, davanın ihbar edildiği kişi o davanın taraflarından değildir. HUMK.nun 237. maddesi uyarınca orta yerde kesin hüküm bulunduğunun kabulü için davanın taraflarının konusunun ve hukuki sebebinin aynı olması gerekir. Açıkçası kesin hüküm sonuçlarını ancak davanın tarafları arasında gösterir. Davacının ihbar edilen sıfatı ile bir davada yer almış olması davacı olarak ve taraf sıfatı ile sonradan açacağı davanın görülmesine engel teşkil etmeyeceğinden, önceki hüküm kesin hüküm sonucu meydana getirmez. Mahkemece çekişmenin esası incelenerek bir hüküm kurulması yerine koşulları gerçekleşmemiş iken kesin hükümden sözedilerek davanın reddedilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 08.03.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.