MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı tarafından, davalı aleyhine 27.11.2013 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 20.05.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:_ K A R A R _Dava, önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddini, savunmuştur.Önalım davasına konu payın ilişkin bulunduğu taşınmaz paydaşlarca özel olarak kendi aralarında taksim edilip her bir paydaş belirli bir kısmı kullanırken bunlardan biri kendisinin kullandığı yeri ve bu yere tekabul eden payı bir üçüncü şahsa satarsa, satıcı zamanında bu yerde hak iddia etmeyen davacının tapuda yapılan satış nedeniyle ön alım hakkını kullanması TMK'nın 2. maddesinde yer alan dürüst davranma kuralı ile bağdaşmaz. Kötüniyet iddiası 14.02.1951 tarihli 17/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca davanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece de kendiliğinden nazara alınması gerekir.Bu gibi halde savunmanın genişletilmesi söz konusu değildir. Eylemli paylaşmanın varlığı halinde davanın reddi gerekir.Somut olaya gelince; davalı, yargılama aşamasında taşınmazın fiilen taksim edildiğini, bu taksime göre .......'ın payını mirasçılardan satın aldığını ileri sürmüş ancak mahkemece bu konuda gerekli araştırmalar yapılmamıştır.Yukarıda açıklandığı üzere fiili taksim savunması davanın her aşamasında ileri sürülebilir. Bu nedenle davalının ileri sürdüğü fiili taksim savunmasının araştırılması, mahallinde keşif yapılarak ve özellikle tarafların gösterdiği tanıklar dinlenerek davacının ve davalıya pay satan ......'ın pay satışı yapılmadan önceki tarihlerde ayrı ayrı kullandıkları yerlerin mevcut olup olmadığı tespit edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.