Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 175 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 6990 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiDavacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 28.11.2011 gününde verilen dilekçe ile İİK'nun 121. maddesi gereğince ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12.06.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A RDava, İİK'nun 121. maddesi uyarınca alınan yetki belgesine dayalı olarak alacaklı tarafından açılan ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir. Davacı vekili, davalılardan ...'in davacıya olan borcundan dolayı ... 11. İcra Müdürlüğü'nün 2010/7915 Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, borçlunun murisi ...Karaben'den kendisine intikal edecek taşınmazlar üzerine haciz konulduğunu, icra mahkemesinden iş bu davayı açmak üzere yetki verildiğini ileri sürerek dava konusu taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar ..., ..., ... davanın reddini savunmuşlar; diğer davalılar davaya cevap vermemişlerdir.Mahkemece, davanın kabulü ile ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... temyiz etmiştir.Borçlunun elbirliği halinde ortak olduğu taşınmazlarda borçlu ortağın alacaklısı İcra Hakimliğinden İcra İflas Kanununun 121. maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. Bunun için icra hakiminden yetki belgesi alınması zorunludur. İcra hakiminden yetki belgesi almadan doğrudan doğruya veya yetkisi olmayan icra müdürünün verdiği yetki belgesine dayanılarak dava açılması halinde dava hemen reddedilmeyip davacı tarafa icra hakiminden yetki belgesi almak üzere süre verilmelidir../..2015/6990-2017/175 -2-İcra mahkemesinden alınan yetkiye dayalı olarak açılan davalarda kural olarak borçlu ortağın mülkiyet hakkının elbirliği mülkiyetine konu olması gerekir.Borçlu ortağın alacaklısı tarafından açılan davalarda birden fazla taşınmaz dava konusu edilmiş ise icra takibine konu borç miktarına göre dava tarihi itibariyle taşınmazlardan borçlu ortağın payına düşecek değerin tespit edilerek borca yetecek kadar (sayıda) taşınmazın ortaklığının giderilmesine karar verilmesi, fazlaya ilişkin istemin reddi gerekir.Bu şekilde açılacak davalarda borçlu ortak (paydaş) dahil tüm ortakların (paydaşların) davaya dahil edilmeleri zorunludur.Somut olaya gelince, davalılardan...'in yargılama sırasında 25.04.2013 tarihinde vefat ettiği mirasçılarının davada yer almadığı anlaşılmaktadır.Öte yandan mahkemece karar ve ilam harcına yönelik hüküm kurulmaması doğru olmadığı gibi, dava ve taraflarla ilgisi olmayan kişilere ilişkin beyanlara gerekçeli kararda yer verilmesi de doğru değildir.Bu durumda mahkemece, davalı...'in mirasçılarının davada yer almaları sağlanarak taraf teşkilinin tamamlanması ve ondan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken taraf teşkili sağlanmaksızın ve 6100 sayılı HMK'nın 27. maddesi uyarınca hukuki dinlenme hakkı ihlal edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 11.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.