Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14372 - Karar Yıl 2006 / Esas No : 12485 - Esas Yıl 2006





Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 11.08.2003 gününde verilen dilekçe ile müdahalenin önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 04.04.2006 günlü hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı Belediye vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:Dava, meydan ve denizden doldurma suretiyle kazanılan taşınmaz bölümüne yapı tesis edilerek oluşan elatmanın önlenmesi ve ecrimisil ödetilmesi istemleriyle açılmıştır.Mahkemece, bilirkişilerin krokide kırmızı renkle boyadıkları meydan niteliğindeki 14 metrekare yere vaki davalı elatmasının önlenmesine, ecrimisil isteminin kısmen kabulüne, denizden doldurulduğu anlaşılan 35 metrekare yüzölçümündeki yerle ilgili istemin reddine karar verilmiş, hükmü davacı İ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı temyiz etmiştir.Bugünkü yasal mevzuat uyarınca doldurma ve kurutma yolu ile arazi elde edilmesine ilişkin 3621 sayılı Kıyı Kanunu'nun 7. maddesine göre; kamu yararının gerektirdiği hallerde uygulama imar planı kararı ile deniz, göl ve akarsularda ekolojik özellikler dikkate alınarak doldurma ve kurutma suretiyle arazi elde edilmesi olanaklıdır. Ancak, bu araziler Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerler kapsamında kaldığından özel mülkiyete konu olamaz. Sadece 3621 sayılı Yasa'nın 6. maddesinde belirtilen yapıların 7. madde gereğince de yol, açık otopark, park, yeşil alan ve çocuk bahçeleri gibi teknik ve sosyal altyapı alanlarının düzenlenmesi mümkündür.Somut olayda ise, istemin reddolunduğu ve denizden doldurma suretiyle kazanıldığı anlaşılan 35 metrekare arazi bölümüne büfe İşletmesi kurulduğu anlaşılmaktadır. Bu bölümün Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu ve hiçbir zaman özel mülkiyete konu teşkil etmeyeceği, yasanın yapılmasına izin verdiği yapı ve tesisler dışında, başkaca bir amaçla kullanılamayacağı tartışmasızdır.Bu gibi yerlerde, sadece 3621 sayılı Yasa'nın 6. maddesinde sayılan uygulama imar planı kararı İle yapılması kararlaştırılan yapı ve tesisler ile 7. maddenin son bendinde sıralanan yol, açık otopark, park, yeşil alan ve çocuk bahçeleri gibi teknik ve sosyal altyapı alanları düzenlenebilir. 5393 sayılı Belediyeler Kanunu'nun 79. maddesinin Maliye Bakanlığından alınacak izinle Belediyelerin tasarrufuna bıraktığı denizden doldurma yerler işte Kıyı Kanunu'nun yapılmasına izin verdiği yasada sayılan (yukarıda sıralanan) yerlerdir.Yoksa, denizden doldurularak kazanılan arazilerin yasada sayılanlar dışında bir başka amaçla tasarruf edilmek üzere Belediyelerin kullanımına bırakılacağı düşünülemez. Hal böyle olunca, mahkemenin bilirkişi krokisinde 35 metrekare olarak ölçülen ve ancak Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunması nedeniyle Hazine'nin dava açması olanaklı bu bölüme ilişkin davayı ret etmiş olmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. Davalı Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nın bütün temyiz itirazlarının reddi ile sonuç olarak usul ve yasaya uygun olan yerel mahkeme hükmünün (ONANMASINA), onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 04.12.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.