Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1304 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 16568 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiDavacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 26.11.2012 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 19.12.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:K A R A RDava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir.Davalılar davaya cevap vermemiştir.Mahkemece, dava konusu taşınmazın ortaklığının satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.Hükmü, davalı ... temyiz etmiştir.Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK'nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.Somut olaya gelince, dava konusu 53 ada 24 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında 1/3 pay sahibi “... oğlu ..." adı yazılı olduğu halde dosyada bulunan veraset ilamına göre bir kısım davalıların müşterek murisi "... oğlu ..." olduğu anlaşılmaktadır. Yine paylı malik olan "... kızı ..." adı yazılı olduğu halde dosyada bulunan vekaletnameye göre davacının isim ve soyadının "..." olduğu anlaşılmaktadır.Bu isimlerin aynı kişiye ait olup olmadığı anlaşılamadığından mahkemece taraf teşkilinin sağlanabilmesi için davacıya tapu kaydında idari yoldan düzeltme yapılması, mümkün olmadığı takdirde tapuda isim tashihi davası açmak üzere yetki ve makul süre verilerek çelişki giderildikten sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi eğer aynı kişi değillerse taraf teşkili sağlanarak ortaklığın giderilmesi talebi hakkında karar verilmelidirMahkemece, yukarıda belirtilen hususlar gözetilmeden ve taraf teşkili tam olarak sağlanmadan davanın esasının karara bağlanması doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ...'ın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 09.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.